2016 yılında Türkiye’de yüksek güvenlik
özellikleriyle donatılmış ve dayanıklılığa sahip yeni kimlik kartları
kullanılmaya başlandı. Yeni kimlik kartlarına yeni form ve normlar
kazandırılırken çok önemli bir güvenlik unsuru gözden kaçırılmıştır. Bu unsur, bireyin kimlik kartı üzerindeki
imzasının tersim yapısı, yani tasarımı ve resmediliş özellikleridir. Risk ise,
bireyin kimlik kartı üzerindeki imzasının başkası tarafından görülebilir
olması, taklit edilebilir olması ve imza sahteciliğine maruz kalma
tehlikesidir. İmza kişiye ait biyometrik bir simgedir. İmzada tersim yapısının
güçlü olması, sahtesinin üretilmesini engelleyen faktörüdür.
Türkiye’de yeni kimlik başvurusu
sırasında bireyden imza örnekleri alınmaktadır.
Süreç, işlem sırasında, bireyin kendisine verilen formu
imzalamasıyla başlamaktadır. Birçok kişi
atmış olduğu imzasının kimlik kartında görüleceğini bilmemektedir.
Öncesinde bireye imzasını güçlü hale
getirmesi konusunda herhangi bir bilgilendirme veya eğitim verilmediği ve işlem
sırasında uyarılmadığı da bilinmektedir. Bu süreçte bireyin imzasına özen
göstermemesi hayatın akışında olağan bir durumdur.
Uygulama öncesi bilgilendirme eksikliği,
bireyi basit tersimli imzaya yöneltmektedir.
Birey kimlik kartını üzerindeki imza
formuna, artık hayatı boyunca bağlı kalmak zorunluluğu hissedecektir. Bu konu
incelenmiş sorunun tespitiyle ilgili çalışmalar, görüşme ve anket yöntemlerinden
yararlanılarak elde edilen veriler ve bulgular yorumlanmıştır.
Araştırma sonucunda, sorunun temelinde imzanın
nasıl atılması gerektiği konusunda eğitim ve bilgi yetersizliği olduğu açıkça
görülmüştür.
Kimlik kartı İmza sahteciliği İmza eğitimi Grafoloji İmza tasarımı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Haziran 2019 |
Gönderilme Tarihi | 16 Mayıs 2019 |
Kabul Tarihi | 20 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 17 Sayı: 1 |