Felsefe tarihi bir yönüyle filozofların Tanrı, Doğa ve İnsan arasında kurdukları ilişkilerin tarihidir. Yeni Çağ’da teleolojik fiziğin mekanik fizikle aşılması sonucunda bu üç kavram ve aralarındaki ilişkiler yeniden düzenlenerek, metafizik-etik alanın söylemi de yeniden kurgulanmıştır. Ahlâk alanına mevcut pek çok metafizik-etik sistemin ve dinlerin boyutlarını aşarak yaptığı felsefî müdahaleyle Immanuel Kant sadece aklı kullanma cesaretiyle ilâhî sayılan iyiliği insanî düzleme indirerek, hakikatin zeminini yeniden değiştirmiştir. Ahlâk alanını numenal düzeyde yeniden kurmaya çalışan Kant’ın bir ideal olarak insanın önüne koyduğu amaç, ona layık olabilmek için gösterilecek pratik çabayla ortaya çıkacağına duyulan inanç mesabesinde aklîdir. İnsan bu inanç doğrultusunda kendisini hep daha iyi bir varlığa dönüştürmek suretiyle en yüksek iyi’ye ulaşabileceğini umabilir. Bu umudun gerçekleşmesi için adil ve lütufkâr iradesiyle dünyanın mükemmel olan bir varlık tarafından düzenlendiği fikri haklılandırılabilirdir. Tanrı’nın ahlâkî davranışlar bakımından kabulü aynı zamanda dindar insanlar için bir zemin teşkil eder. Bu tasavvurda erdemli insan ile imanlı insan aynı kişidir. İyi olmak için Tanrı’nın bizim için yapacaklarına inanç beslemek yerine, O’nun bizim için yapacaklarına layık olmak için yapmak zorunda olduğumuz şeyleri yapmamız gerekir. Tanrı aynı zamanda kendilerini ahlâkî fâile dönüştürmeye çalışan kişiler arasında ortak yasalar altında/uğruna kurulan etik topluluğun kamusal yasakoyucusudur. Niyetlerini ahlâk yasasına tâbî kılarak kendini kötülük ile mücadeleye adayan ve güçlerini başkalarınınkiyle birleştirerek aklın sınırları dâhilinde bir din çatısı altında bir araya gelen insanların göstereceği sürekli çabaya bağlı olarak böyle bir toplumun gerçekleşebileceği umut edilebilirdir. Bu makale, tüm insanlığın ahlâken yetkinleşmesi ideali doğrultusunda müşterek bir amaç yaratmaya yönelik olması bakımından Kant’ın -doğumunun 300. yılında- umuduna hâlâ ihtiyaç olduğu kanaatini paylaşmaktadır.
The history of philosophy is the history of the relationships established by philosophers between God, Nature and Man, in one sense. As a result of teleological physics being invalidated by mechanical physics in the New Age, these three ideas and the relationships between them were reorganised and the discourse of the metaphysical-ethical field was reconstructed accordingly. With his philosophical intervention in the field of morality, transcending the dimensions of many existing metaphysical-ethical systems and religions, Kant changed the ground of truth again by reducing the goodness, which was considered divine, to the human level with the courage to use reason alone. Trying to re-construct the field of morality at the noumenal level, the goal that Kant determines for man as an ideal is rational to the extent of the belief that it will result from the practical effort to be worthy of it. In line with this belief, human being can hope to achieve the highest good by constantly transforming himself into a better being. The idea that the world is designed by a perfect being with a just and beneficient will is to realize this hope is justifiable. The acceptance of God’s existence for practical purposes also provides a basis for religious people. In this conception, the virtuous person and the religious person are the same person. Instead of having faith in what God will do for us to be good, we need to do the things we have to do to be worthy of what God will do for us. Systematic unity is established under/for the sake of common laws among individuals who seek to turn themselves into moral agents and God is the public legislator of the ethical community. It can be hoped that such a society can be realized, depending on the continuous efforts of people who devote themselves to the struggle against evil by subjecting their intentions to the moral law and by combining their capacities with those of others and coming together under the umbrella of a religion within bounds of reason. This article shares the opinion that Kant’s hope is still needed -on the 300th anniversary of his birth- in terms of creating a common goal in line with the ideal of moral perfection of all humanity.
Physics Ethics Reason The Highest Good Religion Religiousness Happiness
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Etik, 18. Yüzyıl Felsefesi, Modern Felsefe |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Haziran 2024 |
Gönderilme Tarihi | 25 Mart 2024 |
Kabul Tarihi | 13 Nisan 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 21 |