Ayetlerin meydana getirdiği ve Kur’an bölümleri olan sureler, uzunluk ve kısalıklarına göre bazen bir bazen de birden çok konuyu işlerler. Üslup, vezin, konu, büyüklük gibi birçok açıdan Mekkî ve Medenî sureleri birbirlerinden ayırmak mümkündür. Mekkî surelerde tevhit, ahiret ve nübüvvet gibi temelde üç ana tema ele alınır. Medenî surelerde ise bunlara ilaveten genel itibariyle sosyal ve bireysel hayata ilişkin hükümlere, ibadetlere ve Yahudi ve Hristiyanlarla ilgili açıklamalara yer verilir. Âlimlerin çoğunluğu tarafından Mekkî bir sure olduğu ifade edilen Mâun suresi, konu, üslup ve nüzul dönemi itibariyle erken dönemde nazil olan kısa bir sure olmasına karşın, tefsirlerde parçacı bir yaklaşımla ve iki bölüm halinde tefsir edilmiştir. Özellikle 4-7. ayetler münafıklarla ilişkilendirilerek açıklanmış, buna bağlı olarak salat, riya, veyl ve mâûn sözcükleri Kur’an ve sure bütünlüğünde taşıdıkları anlamlar dikkate alınmadan izah edilmişlerdir. Bu çalışmada, Mâûn suresinin Mekkî ve “bütün bir sure” olduğu düşüncesi, değişik açılardan ve farklı başlıklar altında incelenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2020 |
Gönderilme Tarihi | 12 Şubat 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |