Bu çalışma, “hilâfü’l-kıyas” kavramı konusunda usûlcülerin görüşlerini ve onların bu kavramı nerelerde kullandıklarını açıklayıp tahlil etmeyi hedeflemektedir. Çalışma, bu kavram ile ilgili problemleri ve şüpheleri izale etmeye çalışmaktadır. Daha sonra şeriatte kıyasa muhalif hükümlerin varlığını reddeden İbn Teymiyye (ö. 728/1328) ve ona tabi olanların görüşlerinin tartışmasına geçerek onların bu konudaki delillerini ve usûlcülerin çoğunluğuna yönelttikleri itirazları ele almaktadır. Ayrıca bu konuda bazı çağdaş araştırmacıların gözden kaçırdıkları noktaları düzeltmeye ve konuyla ilgili söyledikleri eksikliklere dikkat çekmeye çalıştık. Çalışmamızda ulaştığımız sonuçların belli başlıları şunlardır: “Hilâfü’l-kıyas” kavramı iki mânaya gelmektedir. Bunlardan birincisi, genel kaideler dışında kaldığı için benzerlerine muhalif olan hükümlerdir. İkincisi ise kendisine kıyas yapılamayan hükümlerdir. Diğer yandan söz konusu kavramı kabul eden usûlcülerin görüşlerinin isabetli olduğu ve herhangi bir problem taşımadığı tercih edilmiştir. Esasen kavramı reddedenler de onun varlığını başka yerlerde ve farklı ifadelerle kabul etmektedirler. Zaten bu görüştekilerin itirazı da daha çok bu lafzın kullanılması hususunda yoğunlaşmaktadır. Şu var ki bu iki bakış açısındaki tartışmanın sadece lafzî olmadığını, hatta uygulamada birtakım etkilerinin bulunduğunu dikkatten kaçırmamak gerekir. Ayrıca bu kavramın kullanımı ve anlamı müteahhirîn dönemleriyle sınırlı değildir. Zira kavram ilk asırlarda müctehid imamlar tarafından kullanılagelmiştir. Yine “hilâfü’l-kıyas”a uygun düşen tüm hükümlere itirazın yöneltilemeyeceği de bilinmelidir. Çünkü bunlardan bazılarının, kaidelerden istisna edildiği ittifakla kabul edilmiştir. Son olarak istisna ile kaide arasında ayrım yapma konusunda cumhurun görüşü ile modern kanunun görüşü de örtüşmektedir.
usûlü’l-Fıkh Küllî Kaideler Kıyas Hilâfu’l-Kıyas İbn Teymiyye
This research explains and analyzes the term “contrary to analogy” (Khilaf al-Qiyas) according to scholars of uṣūl al-fiqh, shows the places in which they use it, and clarifies the surrounding problems and suspicions related to it, Then the research discusses the opinion of Ibn Taymiyyah (d. 728/1328) and those who followed him in denying the existence of rulings contrary to analogy in the Shari'ah, and presents their evidence and objections that they addressed to the majority of scholars of uṣūl al-fiqh. In addition, the study tried to rectify what some contemporaries missed, and pointed out the defects in their writings on the topic. The research concluded with a set of results, the most prominent of which is that the term “contrary to analogy” is used in two senses: the first is the provisions contrary to their analogues because it is excluded from the general rules. The second is the provisions that analogy cannot be applied to them, and that the course of the scholars of uṣūl al-fiqh who use the term is correct and does not entail any problem. Moreover, the study clarified that those who negate the term “contrary to analogy”, acknowledge its existence in other places, but in different forms, which means that most of their objection is directed to the use of the term, with the caveat that the disagreement between these two viewpoints is not a purely verbal one, rather, it has practical effects, and that the use of this term and what is in its meaning is not limited to the late scholars, but rather it was mentioned by the Imams of Ijtihad in the first centuries. Furthermore, the study provided that the objection to the use of the term “contrary to analogy” cannot be directed to all the rulings mentioned in contradiction to analogy, as some of them are agreed upon that they are excluded from the rules, and that the course of the majority aligns with the modern legal view of differentiation between the rule and the exception.
Uṣūl al-Fiqh General rules Analogy the Contrary to Analogy Ibn Taymiyyah.
ملخص
يتناول البحثُ بالشرح والتحليل مصطلحَ "خلاف القياس" عند الأصوليين، ويبيّن المواضع التي يستعملونه فيها، ويُزيل الإشكالات والشُّبهات المتعلقة بهِ، ثم ينتقلُ البحثُ إلى مناقشة الرأي الذي قال به ابن تيمية (ت. 728/1328) ومَن تَبعهُ مِن إنكار وجود أحكامٍ مخالفةٍ للقياس في الشريعة، فيُوردُ أدلَّتهم واعتراضاتهم التي توجَّهوا بها إلى جمهور الأصوليين. وقد حاول البحث استدراك ما فات بعض المعاصرين، وبيانَ مواضع الخلل في كلامهم عن الموضوع. وانتهى البحث إلى مجموعة من النتائج، أبرزها أنَّ مصطلح "خلاف القياس" يُطلَق على معنيَين: أحدهما ما كان من الأحكام مخالفاً لنظائره لِكونهِ مُستثنى من القواعد العامة، والثاني ما لا يُقاسُ عليه من الأحكام، ورجَّح البحث أنَّ مسلك الأصوليين القائلين بالمصطلح سديدٌ لا يترتَّبُ عليه أيُّ إشكال، وأنَّ القائلين بنفيهِ يُقِرُّون بوجوده في مواضع أخرى، لكنْ بِصيغٍ مختلفةٍ، مما يعني أن أكثر اعتراضهم كان على استعمال هذا اللفظ، مع التنبيه إلى أنَّ الخلاف بين وجهتي النظر هاتين ليس خلافاً لفظياً صِرفاً، بل له آثارٌ عملية، وأنَّ استعمال هذا المصطلح وما في معناه ليس مقتصراً على المتأخرين، بل واردٌ عن أئمة الاجتهاد في القرون الأولى، وأنَّ الاعتراض لا يمكن أن يتوجَّه إلى جميع الأحكام الواردة على خلاف القياس، لأن بعضها متَّفَق على كونه مستثنى من القواعد، وأنَّ مسلك الجمهور هو المتفق مع النظرة القانونية الحديثة المتمثلة في التفريق بين القاعدة والاستثناء.
Birincil Dil | Arapça |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 15 Nisan 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 10 Sayı: 1 |