The patient's position including standard traditional sitting position (TSP) or lateral position during insertion of the epidural catheter plays a major role in the success of labour epidural analgesia. Recently, crossed-legged sitting position (CLSP) has been recommended as an alternative for the administration of regional analgesia for labour. The authors compared the cross-legged sitting position (CLSP) with traditional sitting position (TSP) in performing epidural analgesia for labor to elucidate which is an easier option for placing an epidural catheter. The rate of successful epidural insertion at the first attempt was higher in CLSP group than that of TSP group. The landmark, needle-bone contact and comfort during positioning were comparable between the groups. In an earlier study, maternal and neonatal effects of either TSP or lateral decubitus position to perform combined spinal epidural (CSE) anaesthesia in otherwise healthy parturients underwent elective caesarean section (CS) were investigated. Rate of performing CSE at the 1st attempt was higher in the TSP than that of lateral decubitus position. Incidence of paresthesia due to Whitacre spinal needle used for CSE was less in the TSP than that of lateral decubitus. Thus, choice of CLSP over TSP for epidural block during labor analgesia and TSP over lateral decubitus for CSE for CS seem to be better in terms of ease of insertion. In a study including 60 pregnant women with lumbopelvic pain practicing yoga in CLSP had lower pain compared to standard posture exercise. Yet to our knowledge, there is no study that primarily compares the three positions (TSP, CLSP or lateral decubitus) altogether to demonstrate the ease of insertion of epidural catheter for vaginal and caesarean delivery to provide analgesia and/or anesthesia. If CLSP could have been one of the competitors of the two studies, we would be able to suggest one position over another without any hesitation.
cross leg sitting position neuraxial analgesia epidural yoga
Hastaların oturma pozisyonları doğum analjezisi sırasında yerleştirilen epiduralin başarısında önemli bir rol oynar. Son zamanlarda, doğum için nöraksiyel analjezi uygulanması sırasında geleneksel oturma pozisyonuna alternatif olarak bağdaş oturuşu önerilmiştir. Yazarlar, doğum analjezisi sırasında epidural kateter yerleştirmek için daha kolay bir seçenek olan bağdaş oturuşu ve geleneksel oturma pozisyonunu karşılaştırmışlardır. İlk denemede başarılı epidural yerleştirme oranı bağdaş grubunda geleneksel oturuş grubuna göre daha yüksekti. İşaret noktası, iğne-kemik teması ve yerleştirme sırasındaki konfor gruplar arasında benzerdi. Yapılan başka bir çalışmada elektif sezaryenlerde kombine spinal epidural (KSE) için geleneksel oturma pozisyonu veya lateral dekübitus pozisyonunun maternal ve neonatal etkileri araştırılmıştır. İlk denemede KSE gerçekleştirme oranı geleneksel oturma pozisyonunda, lateral dekübit pozisyonuna göre daha yüksekti. KSE için kullanılan Whitacre spinal iğneye bağlı parestezi insidansı geleneksel oturma pozisyonunda lateral dekübitustan daha azdı.Bu nedenle doğum analjezi sırasında epidural blok için geleneksel oturma pozisyonu yerine bağdaşın, sezaryenlerde ise KSE için geleneksel oturma pozisyonunun lateral dekübite göre daha iyi olduğu görülmektedir. Bağdaş pozisyonunda yoga yapan lumbopelvik ağrılı 60 gebe kadını içeren çalışmada standart duruş egzersizi yapan gruba göre daha az ağrı gösterilmiştir. Ancak bildiğimiz kadarıyla, analjezi ve / veya anestezi sağlamak için vajinal ve sezaryen doğum için epidural kateterin yerleştirilme kolaylığını göstermek için öncelikle üç pozisyonu (geleneksel oturma pozisyonu, bağdaş ve lateral dekübit) karşılaştıran bir çalışma yoktur. Eğer bağdaş her iki çalışmanın rakiplerinden biri olsaydı, tereddüt etmeden bu pozisyonu önerebiliriz.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Editöre Mektup |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Haziran 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |
e-ISSN: 2149-8296
The content of this site is intended for health care professionals. All the published articles are distributed under the terms of
Creative Commons Attribution Licence,
which permits unrestricted use, distribution, and reproduction in any medium, provided the original work is properly cited.