Aim: This study was conducted to examine the relationship between the attitudes of women applying to family health centres towards cancer screening and their perceptions of fatalism.
Method: This descriptive correlational study was conducted in a family health centre between May and October 2022. The population of the study consisted of 800 women aged 30-70 years registered to the family health centre. The sample size was calculated as 260 by using the formula for determining the sample with known population. The study was completed with the participation of 405 women. Attitude towards cancer screening scale and health fatalism scale were used in the study. Pearson correlation test, t test, one-way ANOVA and linear regression analysis were used to evaluate the relationship.
Results: The mean age of the women who participated in the study was 43.27±9.01 years. The mean score of the health fatalism scale was 48.10±11.46 and the mean score of the attitude towards cancer screening scale was 88.82±15.78. It was found that the mean scores of the attitude towards cancer screening scale differed statistically significantly according to the mean scores of the health fatalism scale, educational status, occupation, place of residence, presence of chronic disease and presence of a relative with cancer (p<0.05). In multiple linear regression analysis, a significant model was observed in which the variables of educational status, perception of health fatalism, presence of a relative with cancer and chronic disease status explained 36% of the change in the mean score of the attitude towards cancer screening scale (p<0.001).
Conclusion: As women's perception of health fatalism increases, their attitudes towards cancer screening decrease. Educational status, presence of relatives with cancer and chronic disease status are other variables that affect attitudes towards cancer screening. Women should be encouraged to participate in health promotion programmes to increase their attitudes towards cancer screening.
Amaç: Bu çalışma aile sağlığı merkezine başvuran kadınların kanser taramalarına yönelik tutumlarının kadercilik algıları ile ilişkisinin incelenmesi amacıyla yapıldı.
Yöntem: Tanımlayıcı-ilişki arayıcı tipteki bu çalışma Mayıs-Ekim 2022 tarihleri arasında bir aile sağlığı merkezinde yapıldı. Araştırmanın evrenini aile sağlığı merkezine kayıtlı 30-70 yaş arası 800 kadın oluşturdu. Örneklem büyüklüğü, evreni bilinen örneklem belirleme formülünden yararlanılarak 260 olarak hesaplandı. Çalışma 405 kadının katılımıyla tamamlandı. Çalışmada kanser taramalarına yönelik tutum ölçeği ve sağlık kadercilik ölçeği kullanıldı. İlişki değerlendirmeleri Pearson korelasyon testi, t testi, One-way ANOVA ve doğrusal regresyon analizi kullanılarak yapıldı.
Bulgular: Araştırmaya katılan kadınların yaş ortalaması 43,27±9,01’di. Kadınların sağlık kadercilik ölçeği puan ortalaması 48,10±11,46 ve kanser taramalarına yönelik tutum ölçeği puan ortalaması ise 88,82±15,78 idi. Katılımcıların kanser taramalarına yönelik tutum ölçeği puan ortalamalarının sağlık kaderciliği ölçeği puan ortalaması, eğitim durumlarına mesleklerine, yerleşim yerlerine, kronik hastalık bulunma durumuna ve kanserli bir yakının varlığına göre istatistiksel olarak anlamlı ölçüde farklılık gösterdiği saptandı (p<0,05). Çoklu doğrusal regresyon analizinde eğitim durumu, sağlık kaderciliği algısı, kanserli yakın varlığı ve kronik hastalık durumu değişkenlerinin kanser taramalarına yönelik tutum ölçeği puan ortalamasındaki değişimin %36’sını açıkladığı anlamlı bir model gözlemlendi (p<0,001).
Sonuç: Kadınların sağlık kaderciliği algıları arttıkça kanser taramalarına yönelik tutumları azalmaktadır. Eğitim durumu, kanserli yakın varlığı ve kronik hastalık durumu kanser taramalarına yönelik tutumlar üzerinde etkili diğer değişkenlerdir. Kadınların kanser taramalarına yönelik tutumlarının arttırılmasına yönelik sağlığı geliştirici programlara katılımları teşvik edilmelidir.
Araştırma öncesi Trabzon Üniversitesi Etik Kurulundan izin alındı (Karar No: E-81614018-000-403). Çalışma öncesi katılımcıların bilgilendirilmiş gönüllü oluru alındı. Araştırmanın tüm aşamalarında Helsinki Deklarasyonuna uygun hareket edildi.
Bu çalışma için herhangi bir finansal destek ya da bağış alınmamıştır.
Çalışmamıza katılan tüm kadınlara teşekkür ederiz.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Koruyucu Sağlık Hizmetleri, Aile Hekimliği |
Bölüm | Orijinal Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 26 Ağustos 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 5 Eylül 2024 |
Gönderilme Tarihi | 26 Ekim 2023 |
Kabul Tarihi | 31 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |
Sağlığın ve birinci basamak bakımın anlaşılmasına ve geliştirilmesine katkıda bulunacak yeni bilgilere sahip yazarların İngilizce veya Türkçe makaleleri memnuniyetle karşılanmaktadır.