Hukuki düzenlemelerin eksikliği ve uygulanma güçlüğü, kitlelerin kolayca yönlendirilebilmesini, kışkırtılabilmesini desteklemesi, sosyal medyanın önemli dezavantajları arasında yer almaktadır. Kullanıcılar, sosyal medya hesapları aracılığıyla, ilk elden şahit oldukları haber değeri taşıyan olaylar hakkında bilgi, fotoğraf, video ve anlatım gönderebilme olanağına sahip olmuştur. Yalan/yanıltıcı bilgi ve içeriklerin hızlı bir biçimde yayılması sosyal ağları yalan haber barındırma açısından olumsuz bir üne kavuşturmuştur. Disiplinsiz gelişen haber/bilgi süreci doğal olarak farklı etkilere ve karmaşaya neden olabilmektedir. Bu nedenle, yalan haberlerin ya da bilgilerin kullanıcıya etkisi ve karar süreçlerinin değerlendirilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmanın amacı yalan haberlere maruz kalabilen bireylerin, yalan haber değerlendirmesini açıklamak, yalan haberle başa çıkmada karar ve etki süreçleri, tutum ve davranışlarını belirlemektir. Bu araştırma nicel araştırma metodu kullanılan betimleyici bir alan araştırmasıdır. Veri toplama tekniği olarak anket tercih edilmiştir. Teknolojiye yakın, sosyal medyada daha çok zaman geçiren, eğitim düzeyleri yüksek, üniversite öğrencilerine medya kullanımı, yalan haberle karşılaşma süreci, habere inanma/inanmama karar süreci, doğrulatma kategorilerinden oluşan anket uygulanmaktadır. İlk sırada Instagram’ı tercih eden bu kitle görsel nitelikli içerikleri inandırıcı bulmakta, magazin, siyaset ve ekonomi konularında ve propaganda özellikli yalan haberin daha yaygın olduğunu görülmektedir.
Sosyal medya Yalan haber Yalan haber etkisi Doğruluk kontrolü Kullanıcı tutum ve davranışları
-
-
-
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kütüphane ve Bilgi Çalışmaları |
Bölüm | Örnek Olay İncelemeleri |
Yazarlar | |
Proje Numarası | - |
Yayımlanma Tarihi | 3 Eylül 2020 |
Gönderilme Tarihi | 27 Haziran 2020 |
Kabul Tarihi | 26 Eylül 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 34 Sayı: 3 |
Bu dergi içeriği CC BY 4.0 ile lisanslanmaktadır.