Hatay bölgesinde yaşayan Nusayrîler Arap Alevileri , diğer etnik gruplara göre, daha izole ve daha gizli bir örgütlenmeye sahiptirler. Geleneklerini ve inançlarını korumanın, yaşamlarını sürdürmenin bir yolu olarak gördükleri “gizliliği” ve kapalı cemaat yaşamını, tamamıyla bir korunma ve savunma mekanizması olarak bugüne kadar sürdürmüşlerdir. Nusayrîlik Hz. Ali’nin tanrılaştırılması, Hızır inancının, türbe inancının ve reenkarnasyon inancının güçlülüğü, tevil ve takiyye ile belirginleşen; kapalı cemaat örgütlenmesi ve gizlilik esasına dayanan, Bâtıni İslami bir mezheptir. Fonksiyonel olarak birbirine bağlı olan bu özelliklerin tümü Nusayrî inanç sistemini oluşturmaktadır. Alan araştırması biçiminde yapılan bu çalışmada Hızır inancının güçlü olması ile Hızır’ın Nusayrî inancındaki kimlik algısı arasındaki ilişki konusunda alan araştırmasından elde edilen bilgiler verilmekte ve tartışılmaktadır.
Nusayrîes or Arab Alawies living in Hatay region have somewhat more isolated and more secret way of life compared with other ethnic groups. Nusayrîes have so far maintained a closed social life rather than in “secrecy” , which they consider essential to sustain their traditions and beliefs. Nusayrî belief forms an esoteric Islamic section based on closed communal system and secrecy, where Hz. Ali is deified. The power of khezr belief, shrine practise and reincarnation faith are all functionally interdependent elements accompanied with hypoericy and gloss that constitute Nusayrî belief system. Carried out as a “field work”, this study aims to provide information and to discuss therelation between the powerful Khezr belief and the perception od his ıdentity in the Nusayrî belief
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Ocak 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010 Sayı: 54 |
Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.