Türk milleti tarafından, ehl-i beyt mensubu olduğu için çok sevilen ve örnek alınan Hz. Ali’nindeğişik adlar altında Arapça olarak derlenen ve Farsçaya tercüme edilen vecizeleri, bir kısmınınkim olduğu belirsiz toplam elli farklı sanatçı tarafından manzum ya da mensur olarak Türkçeye aktarılmıştır.Bunlar arasında 16. yüzyılda yaşadığı bilinen Mâtemî tarafından kaleme alınan Terceme-iNesrü’l-Le’âlî Min Kelâmi Alî Ebî Tâlib adlı eser bu çalışmaya konu teşkil etmiştir. Çalışmanınbaşında Hz. Ali vecizelerinin derlemeleri ve Türkçeye yapılan tercümeleri hakkında muhtasar bilgiverilmiş, ardından müellifi Mâtemî hakkındaki bilgiler tartışılarak bu eseri kaleme alan Mâtemî ilekaynaklarda mahlası önce Mâtemî olup sonra Hâtemî’ye dönüşen şairin aynı kişi olmadığı ortayakonmuş, eseri üzerinde çalışılan şairin 16. yüzyılda yaşadığı ve asıl adınınYâr Alî Tebrîzî olduğu,Akkoyunlu Devleti’nin dağılmasıyla Anadolu’ya gelip Bursa’da ikamet ettiği, Yavuz Sultan Selim’eeser sunduğu, üç eserinin olduğu tespit edilmiştir. Bilahare eserin içeriği, dil-üslup ve şekil özellikleriile ilgili tespitlerde bulunulmuş, ardından eserin nüshaları tanıtılmıştır. Son olarak da eserin ikinüshasına dayalı olarak oluşturulan tenkitli metninin çeviri yazısı verilmiştir. Eserde Hz. Ali’nin 252vecizesi elifba esasına göre sıralanmış ve her bir vecize ikişer beyitlik kıtalarla Türkçeye aktarılmıştır.Öğretici ve yol gösterici içerikli bu vecizeler toplumun aydınlanması ve fertlerin olgunlaşmasıaçısından önem taşımaktadır. Mâtemî vecizeleri tercüme ederken olabildiğince Türkçe kelime kullanarakTürkçenin söz varlığına ve edebî bir dil olmasına katkıda bulunmuştur.
Hz. Ali vecize Yâr Alî Tebrîzî Mâtemî tercüme Nesrü’l-Le’âlî Riyâzu’l-Efkâr Mübâhese-i Bahâr bâ Hazân
The apothegms of Hz. Ali, who is loved, respected and taken as a role model by Turkish nation because of his being a member of Ahl-i Bayt the family of the Prophet , have been translated into Turkish as both poetry and prose by a total of fifty different writers some of whom are unknown. Among them, Terceme-i Nesrü’l-Le’âlî Min Kelâmi Alî Ebî Tâlib, written by Mâtemî who is known to live in the 16th century, is the subject of this study. In the first part of the study, the selected collected works about the apothegms of Hz. Ali and their Turkish translations were concisely presented; then, by giving information about Mâtemî, it was pointed out that Mâtemî, the poet of the above-stated work, was a different person from the poet who firstly used the pseudonym Mâtemî and then changed it to Hâtemî. In this study, it was also revealed that the poet whose work was focused in this study lived in the sixteenth century and that his real name was Yâr Alî Tebrîzî who migrated to Anatolia and lived in Bursa after the collapse of the Akkoyunlu State. It was also found out that he presented a literary work to Selim the Resolute and had three literary works. Afterwards, the content, language and style of the above-mentioned work was analysed and then the copies of the work were introduced. Hz. Ali’s 252 apothegms were listed on the basis of elifba and each one was translated into Turkish with two couplets. These educative and guiding statements are important in terms of enlightenment of society and maturation of individuals. While translating the Mâtemî apothegms,it was aimed to contribute to the vocabulary and poetic quality of the Turkish language by using Turkish words as much as possible
Hz. Ali apothegms Yâr Alî Tebrîzî Mâtemî translation Nesrü’l-Le’âlî Riyâzu’l-Efkâr Mübâhese-i Bahâr bâ Hazân
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Eylül 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 91 |
Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.