Tarihi birer belge niteliğinde olan mezar taşları Türk-İslam Sanatları içerisinde plastik ve estetik sanatın önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Ait oldukları dönemin sanatsal, edebi, inanç ve sosyo-kültürel anlayışlarını yansıtması açısından önem arz eden taşlar, gövdeleriyle, başlık tipleri ve yazı içerikleri ile farklı karakteristik özellikler taşımaktadır. Şahideler genel görüntüleri itibariyle cinsiyet, mevki, meslek gibi pek çok unsuru barındırmaktadır. Ayrıca kullanılan serpuşlar, İslam çerçevesinde şekillenen tarikatları da belirgin hale getirerek diğer taşlardan kolay bir şekilde ayırt edilmesine sağlamaktadır. Bu kapsamda kullanılan başlık türü vefat eden kişinin hangi tarikata mensup olduğunu ve hangi derecede yer aldığı hakkında bilgi vermektedir. XIII. yüzyıldan itibaren sosyal ve siyası anlamda faaliyet göstermeye başlayan Bektaşilik, tarihsel süreç içerisinde iki farklı dönemden oluşmaktadır. İlk çıktığı dönemden itibaren Anadolu’da ve çeşitli coğrafyalarda etkili olmuş, XVI. yüzyılda Osmanlı Devleti himayesinde kurumsallaşma sürecine girmiştir. Bu araştırmada İsmail Fazıl Ayanoğlu (1893-1975) tarafından fotoğraflanmış mezar taşları içerisinde sadece Bektaşilere ait olan on yedi mezar taşı değerlendirmeye alınmıştır. Giriş bölümünde Bektaşilik hakkında kısa bir bilgi verildikten sonra şahideler, form, üslup, başlık ve metin açısından incelenmiştir. Şahide fotoğrafları temizlenip çizimleri gerçekleştirilmiştir. Son bölümde şahideler içerik, form ve serpuş açısından irdelenmiş, Bektaşilikte karşımıza çıkan “Seyyid, Baba ve Derviş” terimleri üzerinde durulmuş ve yine sadece bu tarikatta kullanılan başlık türleri hakkında bilgi verildikten sonra Anadolu’daki benzer örnekleri ile karşılaştırılmıştır.
Gravestone, which are historical documents, constitute an important part of plastic and aesthetic art in Turkish-Islamic Arts. The stones, which are important in terms of reflecting the artistic, literary, belief and socio-cultural understandings of the period they belong to, have different characteristics with their shapes, cap types and inscriptions.Gravestone contain many elements such as gender, position and job in terms of their general appearance. In addition, the headdresses used also make the cults shaped within the framework of Islam prominent and make them easily distinguishable from other stones. The type of headdress used in this context provides information about the cult to which the deceased belonged and the degree to which he belonged.Bektashi, which started to be active socially and politically since the XIIIth century, consists of two different periods in the historical process. It has been influential in Anatolia and various geographies since its first establishment and entered the process of institutionalisation under the auspices of the Ottoman Empire in the 16th century.In this research, only seventeen gravestone belonging to the Bektashis among the gravestone photographed by İsmail Fazıl Ayanoğlu (1893-1975) were evaluated. After giving a brief information about Bektashism in the introduction, the gravestones are analysed in terms of form, style, headgear and text. Related photographs were cleaned and drawings were made. In the last section, the gravestone were analysed in terms of content, form and serpuş, the terms "Seyyid, Baba and Derviş", which we encounter in Bektashi, were emphasised, and after giving information about the types of headgear used only in this sect, they were compared with similar examples in Anatolia.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Bölgesel Çalışmalar |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 21 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 26 Aralık 2023 |
Gönderilme Tarihi | 2 Ağustos 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 108 |
Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.