Bir dinin mensuplarının o dine ait farklı mezheplerin veya başka bir dinin tutarsızlıklarını
çürütmek gayesiyle eserler kaleme almasını ifade eden reddiye, tarihsel süreçte Müslümanlar,
Hıristiyanlar ve Yahudiler arasında sıkça başvurulan bir eleştiri ve kendi inancının doğru
olduğunu ortaya koyma yöntemi olmuştur. İslam tarihinde Hıristiyanlığa ve Yahudiliğe olduğu
gibi; mezhepler arasında da kendi görüşlerini doğrulamak, diğerini çürütmek için yazılan
reddiyeler mevcuttur. Osmanlı Devleti’nde Yeniçeri Ocağı kapatıldıktan sonra takibata uğrayan
Bektaşiler lehine 19. yüzyılın ikinci yarısında oluşan ılımlı atmosfere karşı reaksiyon geliştiren
bazı Sünnî alimlerin bu yaklaşımı, zaman zaman Bektaşiliği Hurûfilik ile bağdaştıracak kadar
ileri gitmiştir. Harputlu Hoca İshak Efendi’nin, Hurûfiliğin temel kaynağı olan Cavidannâme’nin
1871 yılında tercüme edilip yayınlanmasına tepki olarak yazarken Bektaşileri de bu inanç
sistemine bağlı olmakla itham ettiği görüşleri, bu ılımlı ortamın bozulmasını istemeyen
Bektaşiler tarafından reddedilmiştir. Bu çalışmada Hoca İshak Efendi’nin Kâşifü’l Esrâr ve
Dâfi’u’l Eşrâr ve İzahü’l Esrar risalelerine Bektaşî kanadından reddiye olarak kaleme alınan
Mehmet Ali Hilmi Dedebaba’nın Kâşifu’l-Esrâr Reddiyesi, Ahmet Rıfat Efendi’nin Miratu’l-
Mekâsıd fı Defi’l-Mefâsid ve Ahmet Rıfkı’nın Bektaşî Sırrı adlı eserleri değerlendirilmiştir.
Mehmet Ali Hilmi Dedebaba, Ahmet Rıfat ve Ahmet Rıfkı, reddiyelerinin merkezini
Bektaşîliğin Hurûfilikle ilgili olmadığını ispatlamak üzerine kurmuş, hatta Sünniliğe yakın
olduklarını ortaya koyan pek çok argüman geliştirmişlerdir. Bektaşiliğin dine olduğu kadar
sosyal ve kültürel değerlere de aykırı olmadığını ortaya koyan ve bazıları soru cevap, bazıları
ise izahat şeklinde yazılan reddiyelerin ortak özelliği, Hurûfilikle bağlantılarının bulunmadığı,
Bektaşi dergâhlarında dine aykırı ibadet veya tutumlara yer verilmediği, Bektaşilerin dini,
sosyal ve kültürel tehdit olmadıklarının anlatılmalarıdır.
Bektâşîlik Reddiye Hoca İshak Efendi Kâşifu’l-Esrâr Hurûfilik Bektâşî Sırrı
Refutation, which refers to the writing of works by members of a religion with the
aim of refuting the inconsistencies of different sects of that religion or of another religion,
has historically been a method of criticism and of proving that one’s own belief is correct,
frequently used by Muslims, Christians and Jews. In Islamic history, just as in Christianity and
Judaism, there are refutations written among sects to confirm their own views and refute the other. This approach of some Sunni scholars, who developed a reaction against the moderate
atmosphere that emerged in the second half of the 19th century in favor of the Bektashis who
were persecuted after the Janissary Corps was closed in the Ottoman Empire, sometimes went
so far as to associate Bektashism with Hurufism. While Harputlu Hoca İshak Efendi wrote his
views in response to the translation and publication of Cavidannâme, the fundamental source
of Hurufism, in 1871, accusing Bektashis of being attached to this belief system, these views
were rejected by Bektashis who did not want this moderate environment to be disrupted. In this
study, Mehmet Ali Hilmi Dedebaba’s Kâşifu’l-Esrâr Reddiyesi, Ahmet Rıfat Efendi’s Miratu’l-
Mekâsıd fı Defi’l-Mefâsid and Ahmet Rıfkı’s Bektashi Sırrı, which were written as a refutation
from the Bektashi perspective to Hoca İshak Efendi’s Kâşifü’l Esrâr and Dâfi’u’l Eşrâr and
İzahü’l Esrar treatises, were evaluated. Mehmet Ali Hilmi Dedebaba, Ahmet Rıfat and Ahmet
Rıfkı have based their refutations on proving that Bektashism is not related to Hurufism, and
have even developed many arguments that show that they are close to Sunnism. The common
feature of the refutations, some of which are written in the form of questions and answers and
some in the form of explanations, which show that Bektashism is not contrary to religion as
well as social and cultural values, is that they have no connection with Hurufism, that there
is no place for religious worship or attitudes in Bektashi lodges, and that Bektashis are not a
religious, social or cultural threat.
Bektashiism Refutation Hoca İshak Efendi Kâşifu Hurufism Bektashi Secret
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Yakınçağ Osmanlı Tarihi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 24 Mart 2025 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 18 Aralık 2024 |
Kabul Tarihi | 28 Şubat 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 113 |
Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.