Amaç: Çalışmanın temel amacı, COVID-19 pandemisi sırasında bel ağrısı olan hastalarda ağrı şiddetinin olası belirleyicilerini araştırmaktı. Çalışmanın ikinci amacı, pandemi öncesi, izolasyon ve kontrollü sosyal yaşam dönemleri arasındaki ağrı şiddetini karşılaştırmaktı.
Gereç ve Yöntem: Bel ağrısı olan otuz dört kişi çalışmaya dahil edildi. Üç farklı dönem (pandemi öncesi, izolasyon ve kontrollü sosyal hayat dönemleri) değerlendirildi. Ağrı şiddeti Vizüel Analog Skala (VAS) ile değerlendirildi. Gün içindeki oturma ve yürüme süresi sorgulandı.
Bulgular: VAS (p=0.001, η2=0.220), oturma süresi (p<0.001, η2=0.660) ve yürüme süresindeki (p<0.001, η2=0.587) zaman içindeki değişiklikler (pandemi öncesi, izolasyon ve kontrollü sosyal hayat dönemleri) istatistiksel olarak anlamlıydı. En düşük yürüme süresi izolasyon dönemindeydi (p<0.001). En yüksek oturma süresi (p<0.001) ve VAS skoru (p=0.001) izolasyon dönemindeydi. İzolasyon döneminde VAS skoru ile oturma süresi ilişkiliydi (r=0.471, p=0.005). Doğrusal regresyon analizi, oturma süresinin izolasyon döneminde VAS skorundaki varyansın %19,8'ini açıklayarak VAS skorunun anlamlı ve bağımsız bir belirleyicisi olduğunu gösterdi.
Sonuç: Bu çalışma, oturma süresinin, izolasyon dönemi sırasında bel ağrısı olan hastalarda ağrı şiddetinin bağımsız bir belirleyicisi olduğunu ileri sürmektedir. Ağrı şiddeti, COVID-19 salgını sırasında bel ağrısı olan hastalarda fiziksel aktiviteyi arttırarak ve oturma süresini kısaltarak azaltılabilir.
Purpose: The main aim of the study was to investigate the possible predictors of the pain intensity in the patients with low back pain (LBP) during the COVID-19 pandemic. The second aim of the study was to compare pain intensity between pre-pandemic, isolation, and controlled social life periods.
Material and Methods: Thirty-four individuals with low back pain were included in the study. Three different periods (pre-pandemic, isolation, and controlled social life periods) were evaluated. Pain intensity was evaluated by the Visual Analogue Scale (VAS). The sitting and walking time during the day were asked.
Results: The changes over time (pre-pandemic, isolation, and controlled social life periods) in the VAS (p=0.001, η2=0.220), sitting time (p<0.001, η2=0.660), and walking time (p<0.001, η2=0.587) were statistically significant. The shortest walking time was in the isolation period (p<0.001). The highest sitting time (p<0.001) and the VAS score (p=0.001) were in the isolation period. The VAS score had correlation with sitting time in the isolation period (r= 0.471, p=0.005). The linear regression analysis revealed that sitting time was a significant and independent predictor of the VAS score by explaining 19.8 % of variance in the VAS score in the isolation period.
Conclusion: The present study suggests that sitting time is an independent predictor of pain intensity in the patients with LBP during the isolation period. The pain intensity can be decreased by improving physical activity and reduced sitting time in the patients with LBP during the COVID-19 pandemic.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2022 |
Gönderilme Tarihi | 9 Mayıs 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 2 Sayı: 3 |