Tasarlama eyleminin imgelem boyutu; temsil formlarının hem fiziksel hem mental yapıları gereği
antinomik katmanlar içerir. Kavramlar yapıları gereği zihinseldir ve fiziksel evrende 'olmak' için
temsilciye ihtiyaçları vardır. Bir sembolün ana işlevi; gözlemcilere kendisinden başka birşeyi işaret
etmesi, bir şeyleri hatırlatması, kendinden başka bir veya birçok şeye göstergelik etmesidir. Diğer
taraftan da bir temsil formu olarak tasarım ürünü; nesnel olarak bireyler arasında aitlik tanımlaması da
yapan bir düzenlemedir. Her hangi bir tasarım ve insan zihni arasındaki ilişkinin bir simge boyutu
kazanması, anlamla simgesi arasında son derece güçlü çağrışımsal bir bağ oluşturur. Bu bağ; imgelere
anlamı veren ya da imgelerin anlaşılmasını sağlayanlar temsil yapıları değil, bizzat bu yapılarla
kurulan karşılıklı ilişkilerde saklı olup engin bir altyapı (temsil yapısını türüne göre) çalışmasını da
gerekli kılar.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2019 |
Gönderilme Tarihi | 10 Ocak 2019 |
Kabul Tarihi | 25 Mart 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 9 Sayı: 2 |
All site content, except where otherwise noted, is licensed under a Creative Common Attribution Licence. (CC-BY-NC 4.0)