Ahmet Hamdi Tanpınar, modern Türk Edebiyatını derinden etkilemiş, hem Doğu
düşüncesini hem de Batılı düşünceyi yakından tanımış, her ikisinin ortaya
koyduğu kültürel birikimden nasibini fazlasıyla almış nevi şahsına münhasır bir
sanatçı ve entelektüeldir. Verdiği edebi ürünlere yansıyan özgün tarzının
ötesinde, Tanpınar’ı nevi şahsına münhasır kılan özelliği, felsefi, ve sanatsal
düşüncesini, ilgisini Batılı modernleşmenin bir sonucu olan gelenek ve
modernlik arasındaki gerilimin, bireyin
ve toplumun dünyasında doğurduğu huzursuzluğa yoğunlaştırmış olmasıdır. Tanpınar, şairliğinin, edebiyat tarihçiliğinin ve tenkitçiliğinin
yanı sıra, özellikle Türk edebiyatına kazandırdığı romanlarıyla önemli bir iz bırakmıştır.
Tanpınar’ın romanları incelendiğinde onun kapsayıcı ve nitelikli bir tarihsel
alt yapıya dayanan derin bir bakış açısına sahip olduğu görülmektedir. Tanpınar,
Türk toplumunun özellikle Tanzimat’tan itibaren yaşadığı büyük dönüşümü
“medeniyet değiştirme” olarak kavramsallaştırmış, bu dönüşümü gerek
romanlarında gerekse düzyazılarında kendisinin inandığı “devam ederek değişmek
değişerek devam etmek” düşüncesinin ışığında, “yeni insan”, “yeni hayat”, “siyasal
iktidar”, “aydın”, “Doğu ve Batı”, “kültürel süreklilik” gibi kavramlar
ekseninde incelemiştir. Böylece Tanpınar hem bir romancı hem de bir düşünür
kimliğiyle, Tanzimat’tan Cumhuriyete uzanan süreçte Batılı modernleşmenin
ironik bir eleştirisini yapmıştır. Bu makalede, toplumsal değişme sürecinde,
Türkiye’nin modernleşme/batılılaşma deneyimi, Tanpınar’ın, süreklilik ve
değişimle ilgili düşüncelerinin yansıdığı “Abdullah Efendi’nin Rüyaları”,
“Mahur Beste”, “Saatleri Ayarlama Enstitüsü” ve “Huzur” gibi romanları
üzerinden tahlil edilmektedir.
Ahmet Hamdi Tanpınar Türk Romanı Toplumsal Değişme Modernleşme Gelenek
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Ağustos 2018 |
Gönderilme Tarihi | 28 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 22 Sayı: 2 |