The most important of the wishes
of parents is that his/her child stay on his/her own two feet, be a well
regarded citizen in the future; in other words, parents want their children to
be able to "earn his/her life" alone.
Undoubtedly, this thought and
emotion process valid for all parents is perceived more intensely by families
who have severely mentally retarded children. Generally, in this process the
mother undertakes more responsibility than the father, and for this reason, she
encounters more difficult problems and finds herself in hopelessness.
This study was made in order to
display the mothers' emotions and views on their child's future and the
hopelessness level of mothers who have mentally retarded child. This research
was put into practise in 5 education and rehabilitation centers for mentally
retarded children in Ankara and 146 mothers who came to the centers with their
children have been interviewed. According to the findings of the research; more
than half of the samples (54.8%) had graduated from elementary school, one
third of the samples (35.6%) were in the 26-30 age group, three fourth of the
samples (75.3%) were housewives and 85.6 % of them were married. Nearly all of
them (91.5%) were living in anxiety and worry because they wondered what would
happen to their children after their death, approximately half of them (44.5%)
told that their husbands did not support them while they were carrying out the
responsibility of the care of their children. Mothers’ average hopelessness
score was 7.94±3.45. It was also seen that hopelessness level was decreasing
with increasing education level.
Mental retardation the mother who has mentally retarded child the ideas on mentally retarded child hopelessness social work.
Ebeveynlerin en varoluşsal
düşüncelerinin başında çocuklarının gelecekte iyi birer vatandaş olarak kendi
ayakları üzerinde durabilmeleri diğer bir deyişle "yaşamlarını
kazanmaları" gelmektedir. Kuşkusuz tüm anne ve babalar için geçerli olan
bu düşünce ve duygulanım süreci, ağır zihinsel engelli çocuğa sahip ailelerde
daha belirgin bir biçimde hissedilmektedir. Bu süreçte çoğunlukla özürlü
çocuğun günlük bakımında daha fazla sorumluluk üstlenen anne daha güç sorunlarla
karşılaşmakta ve umutsuzluğa düşmektedir.
Zihinsel engelli çocuk sahibi
annelerin yaşadığı duygular, çocuklarının geleceğine ilişkin düşünceleri ve
umutsuzluk düzeylerinin saptanması amacıyla dizayn edilen bu çalışmada Ankara
ilinde faaliyet gösteren 5 zihinsel engelliler eğitim ve rehabilitasyon
merkezine çocukları devam eden 146 anneyle görüşülmüştür. Buna göre; annelerin
yarısından biraz fazlasının (%54.8) ilkokul mezunu, yaklaşık üçte birinin (%35.
6) 26-30 yaş grubunda, dörtte üçünün (%75.3) ev hanımı ve büyük bir
çoğunluğunun (%85,6) evli olduğu saptanmıştır. Annelerin hemen hemen tamamı
(%91,5) kendileri öldükten sonra çocuklarının geleceğine ilişkin endişe ve
kaygı yaşadıklarını, yarısına yakını (%44.5) ise çocuklarının bakım
sorumluluğunu yerine getirirken eşlerinin kendisine destek olmadığını dile
getirmiştir. Annelerin ortalama umutsuzluk puanı 7.94±3.45 olduğu saptanmış,
eğitim durumu yükseldikçe ve annenin yaşı azaldıkça umutsuzluk düzeyinin
azaldığı görülmüştür.
Zihinsel engellilik zihinsel engelli çocuğa sahip anne zihinsel engelli çocuğa ilişkin düşünceler umutsuzluk sosyal hizmet.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 3 Eylül 2007 |
Gönderilme Tarihi | 15 Ağustos 2006 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2006 Cilt: 17 Sayı: 2 |