Neo-teknolojik
dönemle birlikte, önemli olan üretilmiş bilgiyi kullanabilen değil aksine yeni
bilgi üreten ve bunu faydalı hale getiren insan yetiştirmektir. Küreselleşmeyle
bilgi alanında meydana gelen canlılık aynı zamanda dini bilgi ve eğitimi
açısında etkili olmuştur. Bu doğrultuda din eğitimi ve öğretimi iyice karmaşık
hale gelmiştir. Özelikle de dinin asıl kaynaklarından uzak, belli bir ideoloji
çerçevesinde geliştiren dini grup, tarikat ve yapılanmalar, geleneksel
eğitimciler, dini belli şekillere sokarak, yanlış yöntem ve teknikler
kullanarak, din ve ahlak eğitimini akıl, vahiy modernite dışı bir biçimde
servis etmişlerdir. Bu tür nedenlere bağlı olarak din eğitiminin önünde birçok
engel ortaya çıkmıştır. Bu engellerden en önemlisi öğrenciyi devre dışı bırakan
aktif olmasını engelleyen itaatkâr, sorgulamayı ve eleştirmeyi reddeden
anlayışlardır.
Öğrenenin
din eğitimindeki donanımı elde etmesi, yeni bilgiye erişerek, farkında olarak,
bunu yapılandırarak ve kendisi merkezde kalarak bilgiye ulaşmasıyla mümkündür.
Bunun için de öğretim yöntem ve tekniklerin yanı sıra öğrenenin
eleştirebilmesi, sorgulayabilmesi, sorularına doğru cevaplar bulması, kendisine
değer veren bir öğreticinin olması, teknolojinin kullanıldığı bir ortam olması
da eğitim ve öğretim süreci içinde önemli bir yer edinmektedir. Öğrenme
ortamının zengin olması, bütün becerileri geliştirecek yöntem ve tekniklerin
kullanılması, din eğitimini daha anlamlı hale getirecektir. Öğrencilerin pasif
bir pozisyonda olmalarının aksine onların düşünmesini, beyin fırtınası
yapmasını, psikomotor ve duyuşsal gelişimini sağlayan eğitsel oyunlara,
dramatizasyonlara, proje ödevlerine ve diğer yöntemlere yer vermek, onların
motivasyonlarını yükseltecek ve öğrenmelerini kolaylaştıracaktır. Aynı zamanda
farklı yöntem ve teknikler, öğrencilerin yaparak, yaşayarak, eleştirip
sorgulayarak öğrenmelerine, istenilen bilgi, davranış ve becerileri
kazanmalarına ve kalıcı öğrenme gerçekleştirmelerine fırsat sağlayarak diğer
nedenlerden dolayı ortaya çıkabilecek problemleri de engelleyecektir.
Bu
çalışmayla, öncelikle din eğitiminin iyi bir şekilde olmasını engelleyen faktörler,
araştırılarak ortaya konulmuştur. Bu araştırma bağlamında din eğitimin önündeki
engellerle ilgili soruları içeren anket uygulaması yapılmıştır. Bu anket
uygulaması, 100 kişiye birebir, 300 kişiye ise sosyal medya ve mail üzerinde
yapılmıştır. Toplamda 400 kişiye uygulanan bu anketin evreni Türkiye’de din
eğitimi gören kesim, örneklemi ise Van ilinde bulunan ortaokul, lise ve diğer düzeyindeki öğrenenlerden
oluşmaktadır. Aynı zamanda araştırma verileri, gözlem, birebir görüşme, literatür taraması gibi nitel
araştırma yöntemlerine de dayanmaktadır. Bu çalışmanın sonucunda yapılan görüşmelerde
din eğitiminin önündeki engellere yönelik bulgular oransal veriler şeklinde
ortaya konulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 4 Sayı: 2 |