Mustafa
Kutlu, gelenekten ve hayattan aldığı kavramları halk kültürü ve ağzıyla
okuyucusuna sunmayı başarabilen, bunu yaparken de birçok zaman alegorik bir
anlatımı tercih eden önemli bir yazardır. Onun, “Kötü Bülbül” öyküsü, Türk
edebiyatında ve dünya edebiyatında önemli yer tutan “gül ve bülbül” mazmununun
parodik bir hâlidir. Öyküde, klasik edebiyatta “âşık ve maşuk”un alegorisi olan
gül ve bülbülün hikâyesine dokunuşlar eleştirel bir tavırla yapılmış; bu
eleştiriyi sağlamak için kavramların klasik çağrışımlarının ötesine
geçilmiştir.
Kutlu,
bu öyküsünde iç içe geçmiş öykü katmanları yaratarak alt ve üst metin
oluşturmayı amaçlamış; üst metinde geleneği yıkmayı amaçlarken alt metinde
yokluk bilgisine dair unsurları okuyucusuna sunmaya çalışmıştır. “Gül”,
“bülbül”, “meyhane”, “içki-şarap”, “sarhoşluk” ve “bağ” gibi kavramlar, klâsik
edebiyattaki kullanımlarını çağrıştırmalarına karşılık, yazarın hayal gücünün
etkisiyle, bu kullanımlarından sıyrılmış, farklı ve özgün anlamlara
kavuşmuşlardır. Geleneksel anlatıdan farklı bir sonla biten bu yeni kurguda,
vandalist duygularla ve yer yer arabeske de başvurarak gelenekten intikam
almayı amaçlayan bülbül nesli, kendilerine biçilmiş yazgılarını yenmek için
geleneği yıkmışlardır. Üstelik bu yıkım, okuru, bir boşluktan ziyade yine
gelenekte kıymetlenen “fenafillah” fikrine ulaştırmıştır.
Bu
çalışmada da yazarın kurgusal girişimleri ve oluşturmak istediği bu anlam
katmanlarının değerlendirmesi yapılmıştır.
Mustafa Kutlu Kötü Bülbül Gül ve Bülbül fenafillah geleneğin kırılması
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Nisan 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 1 Sayı: 12 |