Otoriteryenizm genel hatlarıyla aşırı uyumcu, katı, otoriteye itaat gösteren, kendinden olmayana karşı önyargılı, baskılanmış ve bağımlı bir kişilik yapısı ile karakterize olmaktadır. Araştırmacılar otoriteryenizmin ortaya çıkışında birçok neden üzerinde durmakla birlikte, temelde içinde yetişilen otoriter aile ortamını ve buna bağlı olarak bireylerin kendilerine özgü bağımsız kimlik yapıları geliştirememelerini öne sürmektedir. Bu değerlendirmeden hareketle gençlerin kimlik kazanımı süreçlerinde izledikleri stratejiler ve kimlik statülerinin otoriteryen eğilimleriyle ilişkili olduğu düşünülmekte ve bu çalışmada üniversite öğrencilerinin otoriteryen eğilimlerinin; kimlik statüleri ve kimlik stilleri aracılığıyla hangi düzeylerde yordanabileceği araştırılmaktadır. Araştırmanın örneklemini İstanbul Üniversitesi Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesinin çeşitli bölümlerinde öğrenim gören 243 lisans öğrencisi (137 kadın, 106 erkek) oluşturmaktadır. Verilerin analizinde Pearson korelasyon katsayısı ve hiyerarşik regresyon analizi kullanılmıştır. Regresyon analizi sonuçlarına göre kimlik statüleri boyutlarından “bağımlı kimlik” ve “kararsız kimlik” ile kimlik stilleri boyutlarından “kural yönelimi” boyutlarının öğrencilerin otoriteryen eğilimlerini %40 oranında yordadığı bulunmuştur. Araştırmada elde edilen bulgular, yapılan benzer çalışmalarla karşılaştırmalı olarak tartışılacaktır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2010 |
Gönderilme Tarihi | 14 Kasım 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2010 Cilt: 23 Sayı: 1 |