Osmanlı Devleti zamanında İskenderun Sancağı ya da kısa adıyla Sancak olarak bilinen İskenderun-Antakya bölgesine, Hatay ismi 1936 yılında Mustafa Kemal ATATÜRK tarafından verilmiştir. 1921 tarihli Ankara Antlaşması ile belirlenmiş olan Türkiye Suriye sınırı, Lozan Antlaşmasında da olduğu şekliyle kabul edilmiştir.1926 yılına kadar bölgede Fransız yönetimi giderek güçlendi. Hatta Sancak bölgesi 1925’te mevcut rejimi korunmak kaydıyla Suriye devletine bağlandı. Bu gelişmeler, bölgedeki Türkler ve Araplar arasında gerginliklere neden oldu. Arap milliyetçiliğinin etkisindeki Araplar Suriye Devleti’ne bağlanmak isterken Sancak Türkleri, Aleviler ve bir kısım Ermeniler buna karşı çıktılar. Bu andan itibaren giderek Sancak’ta Türklerin bağımsızlık istekleri artmaya başladı. Bununla birlikte bölge üzerindeki Fransız manda rejimi ve bundan kaynaklı Fransız etkisi ve Suriye’deki gelişmeler Türklerin kontrolünde bağımsız bir Sancak yönetiminin kurulmasına engel olmuştur. Giderek büyük bir sorun haline dönüşen Sancak meselesinin çözümü için Türkiye ile Fransa arasında değişik tarihlerde bazı görüşme ve protokoller gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmada özellikle 1936-1939 tarihleri arasında Sancaktaki gelişmeler İngiltere’nin en büyük gazetelerinden biri olan The Times’da konu ile ilgili yer alan yazı ve haberlere dayalı olarak ele alınacaktır. Sancak ile ilgili başta Türkiye olmak üzere Fransa’nın istekleri ve izledikleri politikalar, sorunun çözümü noktasında Türkiye-Fransız işbirliği, Sancak’taki askeri gelişmeler ile Türkler ile Araplar arasındaki ilişkiler konusunda The Times gazetesinde yer alan değerlendirmelere geniş yer verilecektir. Ayrıca Hatay sorununun Türkiye ile Fransa arasındaki ilişkilere nasıl yansıdığı ve sorunun çözüme kavuşturulma sürecindeki gelişmeler ve Hatay Cumhuriyeti’nin kurulması süreci The Times gazetesine göre incelenecektir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Siyaset Bilimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Şubat 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 2 Sayı: 2 |
Uluslararası İlişkiler ve Diplomasi birbirinden ayrılamaz bir bütünün iki parçasıdır. Uluslararası İlişkiler disiplini içerisinde yer alan çoğu konu diplomasi ışığında ele alınmakta, en başta gelen politik, ekonomik konular uluslararası ilişkiler ve diplomasinin birlikte hareket etmesi ile açıklanmakta ya da çözüme kavuşturulabilmektedir. Bu nedenle derginin isminin Uluslararası İlişkiler ve Diplomasi olmasına karar verilmiştir. Dergimizin; Uluslararası İlişkiler, Diplomasi, Ekonomi, Temel Bilimler ve Sosyal Bilimlerin, siyaset, ekonomi, ekonomi-politik, diplomasi uygulamaları, siyasi tarih, uluslararası antlaşmalar, uluslararası örgütler, hukuk, uluslararası hukuk gibi alanları ile alakalı olarak bilim dünyasına önemli katkı yapması beklenmektedir.