Karı-koca arasında iyi geçim/hüsn-ü muâşeret;
eşlerin aralarında karşılıklı sevgi, saygı, sadâkat ve samîmî davranışları ile
gerçekleşir.[1]
Aşağıda göreceğimiz üzere, bu hususlara vurgu yapan çok sayıda âyet-i kerîme[2] ve
hadîs-i şerîfler[3]
vardır.
Bilindiği
gibi İslâm’ın asıl gayesi toplumu ve fertleri hem fiziksel hem de ruhsal/manevî
açıdan sağlıklı temeller üzerine oturtmak, sağlıklı nesiller yetişmesini temin
etmektir. Bu da yine İslâm’a göre ancak evlilik müessesesinin kurulup
yaşatılmasıyla mümkündür. Kurulan bu evlilik müessesesinin eşler arasında her
zaman sağlıklı şekilde ve bir ömür boyu devam ettirilebildiği söylenemez. Yani
diğer bir ifadeyle; karı-kocanın her zaman aynı yastıkta kocadıkları görülmez. İşte
bu durumda, yara almış olan bu müessesenin tamir/ıslah edilmesi ve devamının
sağlanması meselesi ortaya çıkar ki İslâm bununla ilgili olarak değişik çözüm
yolları önermektedir. Biz aşağıda konuyu müfessirlerimiz Nesefî’nin (ö.
710/1310) Medârikü’t-Tenzîl ve Hakâiku’t-Te’vîl, Îcî’nin (ö. 756/1355) Tahkîku’t-Tefsîr
fî Teksîri’t-Tenvîr adlı tefsirlerinden mukâyeseli şekilde işleyeceğiz.
İlgili âyetler konuyu şu şekilde tasnif etmektedir: “a- Kadının kocasına itâat
etmemesi, b- Kocanın karısına karşı sert ve geçimsiz davranması, c- Eşlerin
anlaşamamaları, d- Âilelerin/Hakemlerin devreye girmeleri, e- Eşlerin
boşanmaları, f- Boşanan eşlerin tekrar evlenmeye karar vermeleri” Konuyu
işlerken ayrıca yeri geldikçe fıkıh kaynaklarına, özellikle Hanefî ve Şâfiî
mezheplerine mürâcaat edeceğiz. Nesefî’nin fürû-u fıkıh’a dâir Kenzü’d-Dekâik
adlı eserinden de istifade edeceğiz
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ağustos 2018 |
Gönderilme Tarihi | 18 Nisan 2018 |
Kabul Tarihi | 18 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 3 Sayı: 2 |