Araştırmada işte yaşanan zihinsel ve fiziksel yorgunluk ile algılanan stresin bireyin işe tutkunluk düzeyi üzerinde etkisinin olup olmadığının ortaya konması amaçlanmaktadır. Buradan hareketle, araştırmada, Chalder vd. (1993) tarafından geliştirilen Yorgunluk Ölçeği, Cohen vd. (1983) tarafından geliştirilen Algılanan Stres Ölçeği ve Schaufeli ve Bakker (2003) tarafından geliştirilen İşe Tutkunluk Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini, devlet üniversitelerinde görev yapan 50/d kapsamındaki 152 Araştırma Görevlisi oluşturmaktadır. Bu örneklemin seçilmesinin nedeni, 50/d kapsamındaki araştırma görevlilerinin devlet üniversitelerinde lisansüstü eğitim süresince görev yaparak, daimi bir kadroda olmamaları ve özellikle doktora eğitimi süresi sonunda kadroyla ilişiklerinin kesilmesinden dolayı stres ve yorgunluğa yoğun olarak maruz kalmalarıdır. Araştırma kapsamında gerçekleştirilen istatistiksel analizlere göre, fiziksel ve zihinsel yorgunluk ile algılanan stresin işe tutkunluğun boyutları üzerinde negatif yönde etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca, araştırma görevlileri arasında yüksek lisans ders aşamasından doktora tez aşamasına ilerledikçe yorgunluk ve algılanan stres düzeyinin yükseldiği saptanmıştır.
50/d Araştırma Görevlisi Algılanan Stres Fiziksel ve Zihinsel Yorgunluk İşe Tutkunluk Yorgunluk
The purpose of the study impact of mental and physical fatique in working life and perceived stress on work-related well-being. This research was currated via the previously developed models by Chalder et al. (1993) Fatigue Survey, Cohen et al. (1983) Perceived Stress Survey and by Schaufeli and Bakker (2003) Work Related Well-Being Survey. The sample of this research constitude 152 research assistants with 50/d status that working at state universities. The reason for selecting this sample, due to time constraints to complete their graduate education, they are exposed to stress and fatigue. In addition, research assistants within the scope of 50/d are not in a permanent staff and they are exposed to stress and fatigue intensely, especially because they are dismissed from the staff at the end of the doctoral education period. According to the statistical analysis conducted within the scope of the research, it was concluded that physical and mental fatigue and perceived stress have a negative effect on the dimensions of work engagement. In addition, fatigue and perceived stress levels increase among research assistants as they progress from the graduate course stage to the doctoral thesis stage.
50/d Research Assistant Fatigue Perceived Stress Physical and Mental Fatigue Work Engagement
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ekonomi |
Bölüm | MAKALELER |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 5 Şubat 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 9 Şubat 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 |
______________________________________________________
Adres: KTÜ-İİBF. Oda No:213 61080 TRABZON
e-mail : uiiidergisi@gmail.com