The purpose of this study is to comprehensively analyze the power and influence struggle between Iran and Saudi Arabia. As is well known, Iran and Saudi Arabia have been engaged in a long-standing battle for power and influence in the Middle East, shaped by historical, ideological, and strategic differences. In pursuit of increasing its regional influence, Iran continues to seek the development of nuclear capabilities, while Saudi Arabia has consistently attempted to prevent this process and has taken a firm stance against Iran’s nuclear activities. In areas where their interests conflict, the two countries use Shia-Sunni religious identities as strategic tools in their pursuit of dominance in the Middle East.
This study analyzes Iran's efforts to become a nuclear power within the framework of Saudi-Israeli relations and regional dynamics, by evaluating data from official state sources through content analysis methods. The analysis, conducted via document analysis, reveals that the U.S. withdrawal from the 2015 Iran nuclear deal in 2018 and the subsequent sanctions imposed on Tehran have pushed Iran closer to the China-Russia axis. Meanwhile, Saudi Arabia has diversified its energy diplomacy by continuing nuclear cooperation negotiations with the U.S., while also forging agreements with other countries. In this context, Saudi Arabia's resumption of relations with Iran under Chinese mediation in 2023 has had a significant impact on the regional balance.
Bu çalışmanın amacı, İran ve Suudi Arabistan arasındaki güç ve nüfuz mücadelesini kapsamlı bir şekilde analiz etmektir. Bilindiği üzere, İran ve Suudi Arabistan, Ortadoğu’da jeopolitik dengeyi şekillendirmek için tarihsel, ideolojik ve stratejik farklılıkları üzerinden uzun süredir güç ve nüfuz mücadelesi vermektedir. İran, bölgesel etkinliğini artırma hedefi doğrultusunda nükleer kapasite geliştirme arayışını sürdürürken, Suudi Arabistan bu süreci başından beri engellemeye çalışmakta ve İran’ın nükleer faaliyetlerine karşı sert bir duruş sergilemektedir. İki ülke, menfaatlerinin çatıştığı alanlarda Şii-Sünni eksenli dini kimlikleri stratejik birer araç olarak kullanarak Ortadoğu’da baskın güç olma hedefiyle hareket etmektedir.
Bu çalışma, İran ve Suudi Arabistan’ın resmi devlet kaynaklardan elde edilen verileri içerik analiz yöntemiyle değerlendirerek, İran’ın nükleer güç olma çabaları çerçevesinde Suudi Arabistan-İsrail ilişkileri ve bölgesel dinamikleri analiz etmektedir. Belge çözümlemesi yöntemiyle yapılan analizde, ABD’nin 2018 yılında İran nükleer anlaşmasından çekilmesiyle uygulamaya koyduğu yaptırımların Tahran’ı Çin-Rusya eksenine yaklaştırdığını ortaya koymaktadır. Suudi Arabistan ise bir yandan ABD ile nükleer iş birliği müzakerelerini sürdürürken, diğer yandan çeşitli ülkelerle anlaşmalar yaparak enerji diplomasisini çeşitlendirmiştir. Bu kapsamda Suudi Arabistan’ın özellikle 2023’te Çin arabuluculuğunda İran ile ilişkilerini yeniden başlatması, bölgedeki dengeleri etkilemiştir.
İran Suudi Arabistan İsrail İran-Suudi Arabistan Rekabeti Çin
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Bölgesel Çalışmalar, Ortadoğu Çalışmaları |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 4 Ocak 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 10 Ocak 2025 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ekim 2024 |
Kabul Tarihi | 1 Ocak 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 5 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Dergimize gönderilen çalışmalar Turnitin tarafından taranmaktadır.