Öz
Apiterapi uzun zamandan beri geleneksel tıpta sistemik bağışıklık hastalıklarının, alerjik hastalıkların, viral hastalıkların ve ateşli hastalıkların tedavisinde 1000 yıldan fazladır kullanıldığı kaydedilmiştir. Apiterapi ya da arı sütünden arı zehrine kadar geniş yelpazedeki balarısı ürünleri tıbbi açıdan kullanılmaktadır. Eski Mısırlılar tarafından romatizmanın tedavisinde kullanmışlardır. Apiterapinin tarihçesi Mısırlılardan tutun Çin ve Yunanlılara kadar uzanmaktır. Apiterapi (Bu kelime Latince Apis: arı anlamına gelmektedir) ya da arı terapisi arıların ürettiği Arı zehri, arı poleni, bal, arı sütü, mum, propolis ve arı ekmeği arı ürünlerinin tıbbi etkisi olduğu düşünülmektedir. Bu ürünler çok az bilimsel çalışmanın etkilerini göstermesine rağmen romatizmadan tutun kronik ağrıya, multiple sklerosize ve kansere kadar geniş bir alanda etkili olduğu düşünülmektedir. Arı zehri geleneksel olarak ağrı ve değişik kronik ateşli hastalıkların (romatizmal hastalıklar, romatoid artritid, eklem iltihabı) kontrolünde kullanılmıştır, Günümüzde arı ürünleri biyologlar ve tıbbi bilim insanları tarafından dikkate alınmaktadır. Bu geniş derlemede arı ürünlerinin tıbbi önemi tek tek ele alınmış ve etkileri tartışılmıştır. Bunlardan birisi reçineli bir madde olan Propolis olup bitkilerden toplanmaktadır. Antibakteriyel ve antifungal özelliklere sahip olup antiseptik olarak kullanımı yaygındır. Bu madde çok eski yıllardan beri halk ilacı olarak kullanılmıştır. Diğer bir madde arı sütüdür. Son 10 yılda işçi arıların tükrük bezinden salgılanmakta ve genç larvaların yegane besinini oluşturmaktadır. Arı sütü enerji ve sağlık verir. Ayrıca %15 aspartik asit içerir ve bu madde doku büyümesi, kas ve hücre yenilenmesi için çok önemlidir. Aynı zamanda vitamin karışımı, mineral, protein ve yağ asitleri içerir, rakamsal olarak %12 protein, %5- 6 yağ ve%12-15 karbonhidrat içermektedir. Arı sütünün kuru ağırlığının yarısı proteinden oluşur. 17 amino asit içerir ve bunlardan 8 tanesi esansiyel amino asittir. B vitamini miktarı çok fazladır. Arı sütündeki 10 hidroksi 2-dekanoik asit temel yağ asitini oluşturmakta ve farmakolojik etkileri bilinmektedir. Diğer bir arı ürünü arı polenidir ve keşfedilen en zengin ve en saf doğal besinlerden biridir ve yüzlerce yıldan beri tıbbi önemi bilinmektedir. Polen tam içeriği işçi arıların poleni topladıkları çiçeğe bağlıdır. Arı poleni vücudumuzu gençleştirir, organlarımızı ve bezlerimizi uyarır, canlılığı attırır, yaşam süresini uzatır. Herhangi bir bilimsel çalışma olmamasına rağmen, polenin enerji, hafıza ve performans artımında kullanılmaktadır, Ayrıca arı ürünlerinin etkilerini anlatmanın yanında bu ürünler ile ilgili yapılan bilimsel çalışmalara da geniş yer verilmiştir.