It is inevitable that any researcher studying Islamic culture will certainly encounter with Tasawwuf. Tasawwuf as a way of understanding and living with its wide influence throughout Islamic world since the XV. Century has been both praised and criticised. This is true for the Ottoman period too. In fact, this has been the fate of any mystical movements. This article first deals with the question of how the culture of Tasawwuf has been treated when it was freely exercised without any legal prohibition. Then follows an alalysis of the period when it was legally (1925-...) banned. The article concludes with an overview and suggestions.
İslam kültürünü analiz eden herkes tasavvuf kültürü ile yüzyüze gelmektedir. XV. Asırdan beri İslam dünyasında etkili olan bu anlama ve yaşama tarzının, methedildiği gibi zemmedildiği de görülmektedir. Bu tesbit Osmanlı dönemi için de geçerlidir. Aslında söz konusu durum bütün mistik hareketlerin kaderidir. Bu makalede, tasavvuf kültürünün legal dönemde nasıl değerlendirildiğine kısaca temas edildikten sonra, illegalite ile birlikte (1925-...) ortaya çıkan manzaralara bakılacak, tesbit ve teklifler yapılacaktır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2002 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2002 Cilt: 11 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.