One of the controversial arguments of Islamic philosophers is that, according
to them, God knows particulars as universals. For al-Ghazālī, such an argument
means that God does not know particulars, whereupon he accuses philosophers for
falling into unbelief (kufr). The
foregoing accusation by al-Ghazālī makes this argument an ever-green point of
debate for Islamic theology (kalām) and philosophy. Ibn al-Malāḥimī,
the Muʿtalizite
theologian, is among the criticisers of mentioned philosophical view. Addressing
the problem in his Tuḥfat al-mutakallimīn fī al-radd ʿalā al-Falāsifa, Ibn al-Malāḥimī, however, brings forth an approach different
from that of al-Ghazālī. Contrary to al-Ghazālī, he does not interpret the
philosophers’ view as an argument that God does not know particulars. Indeed,
according to Ibn al-Malāḥimī, philosophers already accept that God does
not know particulars. Therefore, his main objective is to refute the view that God
does not know particulars. For this purpose, Ibn al-Malāḥimī
tries to explain that knowledge of particulars does not lead to any change in
the self/essence (dhāt) of God. There
is a unique aspect to the perspective of Ibn al-Malāḥimī. According to him, even though philosophers
deny that God knows particulars, their view actually means God does know
particulars
Ibn al-Malāḥimī God’s knowledge of particulars al-Ghazālī Ibn Sīnā
İslâm
felsefecilerinin tepki çeken görüşlerinden biri de Allah’ın cüz’î olguları
küllî olarak bildiği şeklindeki görüşleridir. Gazzâlî bu görüşün Allah’ın cüz’î
olguları bilmediği anlamına geldiğini söylemiş ve felsefecileri küfre düşmekle
itham etmiştir. Özellikle Gazzâlî’nin bu ithamı nedeniyle söz konusu görüş
kelâm-felsefe tartışmalarında sürekli gündeme gelmiştir. Felsefecilerin bu
görüşünü eleştirenlerden biri de Mutezilî kelâmcı İbnü’l-Melâhimî’dir. Tuhfetü’l-mütekellimîn
fi’r-redd ale’l-Felâsife adlı eserinde konuyu derinliğine ele alan
İbnü’l-Melâhimî’nin konuya yaklaşımı Gazzâlî’den farklıdır. Gazzâlî’nin aksine
o, felsefecilerin bu görüşünü Allah’ın cüz’î olguları bilmediği sonucuna
sürüklemeye çalışmaz. Zira, ona göre, felsefeciler zaten Allah’ın cüz’î
olguları bilmediğini kabul etmektedir. Bu yüzden onun esas hedefi Allah’ın
cüz’î olguları bilmediği düşüncesini reddetmektir. Bu amaçla o, esas itibariyle
cüz’î olguları bilmenin Allah’ın zâtında değişikliğe yol açmayacağını
kanıtlamaya çalışır. Mamafih onun yaklaşımındaki orijinal yön, felsefecilerin
görüşünün, her ne kadar onlar Allah’ın cüz’î olguları bildiğini inkâr etseler
de, Allah’ın cüz’î olguları bildiği anlamına geldiğini ortaya koymaya
çalışmasıdır.
İbnü’l-Melâhimî Allah’ın cüz’îlere yönelik bilgisi Gazzâlî İbn Sînâ
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Kasım 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 27 Sayı: 2 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.