Language is an important element of culture; it both reflects the realities of society and provides the reinforcement and re-establishment of it. This is why it is possible to trace how the secondary status of women is embedded in the language of patriarchal societies and to see its role on the formation of gender roles. Studies on gender and language should be carried out on two different areas: language about women and language women use. The aim of this descriptive study is to find out how Turkish language sheds light on the secondary status of women in Turkish society. To this end, the proverbs under the title of “Women” are studied in Metin Yurtbaşı’s dictionary titled A Dictionary of Turkish Proverbs. Another aim of the study is to give a historical survey of the studies in the field of the language women use. In this part, it is explained how these studies improved together with the three main waves of the feminist movement. As a result, it is found out that women in Turkey are given negative labels and scorned by means of the language. As languages reflect the realities of a society, strengthen them and form future of cultures, the necessity of eliminating these negative and belittling items in Turkish is highlighted.
Kültürün önemli öğelerinden olan dil, bir yandan toplumun gerçeklerini yansıtırken, diğer yandan kültürün yeniden oluşumunu ve devamını sağlar. Bu nedenle ataerkil toplumlarda kadının ikincil konumda olmasının yansımalarını dil üzerinde izleyebildiğimiz gibi dilin toplumsal cinsiyet rollerini oluşturmadaki önemini görebiliriz. Toplumsal cinsiyet ve dil konusu, kadınların konuştuğu dil ve kadın hakkındaki dil olmak üzere iki farklı alanda incelenmelidir. Bu çalışmanın amacı iki konuya açıklık getirmektir. Bunlardan birincisi, Türkçede kadın hakkında kullanılan dilin onun ikincil konumuna ne derece ışık tuttuğunu araştırmaktadır. Bu amaçla Metin Yurtbaşı’nın A Dictionary of Turkish Proverbs adlı sözlüğünün “Kadın” başlığı altında yer alan atasözleri incelenmiştir. İkinci amaç ise, kadının kullandığı dil ile onun konumu arasındaki ilişkilerini inceleyen araştırmaların tarihsel gelişimini örnek ve açıklamalarla vermektir. Bu yapılırken üç ana dalga feminist hareketle görülen değişiklikler takip edilmiştir. Sonuç olarak Türkçede dil yoluyla kadının olumsuzlandığı ve aşağılandığı saptanmıştır. Toplumun gerçeklerini yansıttığı kadar bu gerçeklerin oluşumunu ve pekiştirilmesini sağlayan dilimizin bu ifadelerden arındırılmasıyla kadının konumunun iyileştirilebileceği konusuna dikkat çekilmek istenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 20 Şubat 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 8 Sayı: 1 |
Adres: Uşak Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Telefon: 0276 221 21 60 Faks :0276 221 21 61
E-posta: sosyaldergi@usak.edu.tr