The study aims to determine the emotional intelligence levels of individuals and their perceptions of patient-centered care, to determine whether there is a difference according to socio-demographic characteristics, and to examine the relationship between emotional intelligence and patient-centered care. A descriptive research model was used in the study. Research data were obtained with Rotterdam Emotional Intelligence Scale, Patient-Centered Care Scale, and personal information form. Descriptive statistics, difference analysis, correlation analysis, and regression analysis were used to analyze the research data. The emotional intelligence levels and patient-centered care perceptions of the participants were high. There is a difference between emotional intelligence according to the gender, age, and income status of the participants. There is a difference between patient-centered care according to the educational status of the participants. There is a positive moderate relationship between individuals' emotional intelligence levels and patient-centered care perceptions. The models revealing the effect of emotional intelligence on patient-centered care and its sub-dimensions are significant and positive. Individuals who can control their emotions have patient-centered service expectations. Providing patient expectations leads to an increase in service quality and patient satisfaction.
Emotional intelligence patient-centered care health care patient
Çalışmanın amacı bireylerin duygusal zekâ düzeyleri ile hasta merkezli bakım algılarının belirlenmesi, sosyo-demografik özelliklere göre fark olup olmadığının tespit edilmesi, duygusal zekâ ile hasta merkezli bakım ilişkisinin incelenmesidir. Araştırmada tanımlayıcı araştırma modeli kullanılmıştır. Araştırma verileri Rotterdam Duygusal Zekâ Ölçeği, Hasta Merkezli Bakım Ölçeği ve kişisel bilgi formu ile elde edilmiştir. Araştırma verilerinin analizinde tanımlayıcı istatistikler, fark analizleri, korelasyon analizi ve regresyon analizi kullanılmıştır. Katılımcıların duygusal zekâ düzeyleri ve hasta merkezli bakım algıları yüksek düzeydedir. Katılımcıların cinsiyeti, yaşı ve gelir durumuna göre duygusal zekâ arasında farklılık söz konusudur. Katılımcıların eğitim durumuna göre hasta merkezli bakım arasında farklılık vardır. Bireylerin duygusal zekâ düzeyleri ve hasta merkezli bakım algıları arasında pozitif yönlü orta düzeyli ilişki vardır. Duygusal zekânın hasta merkezli bakım ve alt boyutlarına etkisini ortaya koyan modeller anlamlı ve olumludur. Duygularını kontrol edebilen bireylerin hasta merkezli hizmet beklentisi oluşmaktadır. Hasta beklentilerinin karşılanması, hizmet kalitesinin artmasını ve hasta memnuniyetini sağlamaktadır.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Sağlık Yönetimi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 1 Temmuz 2024 |
Kabul Tarihi | 3 Eylül 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 10 Sayı: 3 |