Deniz Harbi’nde gemiler için etkili tahrip ve tehdit unsuru olarak kullanımı dünyada kısa sürede yaygınlaşan deniz mayınları, muharebe silahı niteliğini 19. yüzyıl ortasından itibaren kazanmıştır. Osmanlı Devleti, sahip olduğu geniş coğrafyasındaki sahillerini korumak amacıyla deniz mayınlarını envanterine kazandırma ve bunları geliştirme çabasında yer alarak tedarik, üretim ve teşkilat aşamalarını hızla geçirmiştir. Bu yeni muharebe aracının ilk uygulama alanları ise Çanakkale ve İstanbul Boğazları, Selanik, Golos ve İzmir gibi merkezler olmuştur. 20. yüzyılın ilk çeyreğinde, kıyıdan kontrollü sabit mayınlar geliştirilerek bağımsız olarak atılabilen otomatik mayınların kullanımı yaygınlaşmıştır. Osmanlı Devleti de ilk kez Osmanlı-İtalya Harbi (1911-1912)’nde otomatik deniz mayınını kullanmıştır. 1915 yılından önce Çanakkale Boğazı’ndaki mayın faaliyetleri, akıntılı sularda mayın kullanımı ile ilgili önemli tecrübelerin kazanılmasını sağlamıştır.
1915 Çanakkale Boğaz Savunması’nda sabit kurulan mayın hatları dışında, “serseri mayın” olarak tabir edilen mayın türü de kullanılmıştır. Serseri mayın Birleşik Filo’nun en çok çekindiği unsurların başında gelmiştir. 18 Mart 1915 tarihinde Birleşik Filo’nun mağlubiyetine yol açan en temel faktör; kıyı bataryası ve projektör desteği ile deniz mayınları olmuştur.
Bu makalede, 18 Mart 1915 tarihinde Çanakkale Boğaz Savunması’nın zafer ile taçlanmasında en temel unsur olan deniz mayınlarının tarihsel gelişim içerisinde Osmanlı Devleti’ndeki kullanımı ve 1915 yılındaki rolü üzerine durulmuştur.
Birinci Dünya Savaşı, Osmanlı İmparatorluğu, Çanakkale Cephesi, 1915 Çanakkale Boğaz Savunması, Deniz Mayınları
The use of sea mines as an effective destructive and threatening element for ships had become widespread since the mid-19th century in naval warfare. Ottoman Empire had quickly included sea mines into her inventory in order to protect its vast territories’ coastlines, and involved in development efforts by taking place in supply, production and organization phases. The implementation of the sea mines had been the centers like Bosphorus, Dardanelles, Thessalonica, Golos and Izmir. In the first quarter of 20th century, the uses of automatic sea mines had become widespread, which were controllable from the shores and deployed independently had been developed. Ottoman Empire had used the automatic sea mines initially during the Ottoman-Italian War of 1911-1912. Mining efforts in pre-1915 allowed to gain experience in waters with currents.
Along with stationary mine lines, “the loose cannon” types had been used also and became an element that British fleet abstained the most. The basic factor of United fleet’s defeat in March 18, 1915 was the shore cannons and sea mines supported by projectors. In this article, the use of sea mines by Ottoman Empire within its historical evolution was emphasized which was the main element of Ottoman victory at the Dardanelles in March 18, 1915.
World War I, Ottoman Empire, Dardanelles Front, 1915 defense of Dardanelles, sea mines
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mart 2021 |
Gönderilme Tarihi | 17 Ocak 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 6 Sayı: 1 |
Bu eser Creative Commons BY-NC-SA 2.0 (Atıf-Gayri Ticari-Aynı Lisansla Paylaş) ile lisanslanmıştır.