Briefly after Cyprus was ceded to the British Empire in 1878, the Greek Cypriots have raised the enosis (union with Greece) demand. Since the British have insistently refused those demands, the Greek Cypriot underground organization EOKA has launched an armed struggle against the British colonial rule in 1955. Within short time, it has targeted the Turkish Cypriot community as well, opposing vigorously the union with Greece. Upon this, Turks have established their own underground organizations for their safety. However, those organizations have remained incapable in retaliating against the EOKA. Turning to 1957, the British government, who had taken strict measures against the EOKA before, has begun softening its policy and showing signs of reaching an agreement with Greek Cypriots and Greece. Concerned about their own future, Turkish Cypriots were forced to seek for a more effective underground organization. To meet that need, the Turkish Resistance Organization (TRO) has been formed by Mustafa Kemal Tanrisevdi, Dr. Burhan Nalbantoglu and Rauf Raif Denktash in November 1957. Until August 1958 when it has been taken over by Turkey, the TRO, has become an organization with determined political aims, organized throughout the island and which had strong links with other Turkish Cypriot organizations.
1878’de İngiltere, Kıbrıs’ın idaresini Osmanlı Devleti’nden devraldıktan kısa bir süre sonra adadaki Rum toplumu, enosis (Yunanistan’la birleşme) talebinde bulunmaya başladı. İngilizlerin bu talebi ısrarla reddetmesi üzerine 1955’te Rum yeraltı teşkilâtı EOKA, enosis’i gerçekleştirmek için İngiliz Sömürge Yönetimi’ne karşı silahlı mücadele başlattı. Kısa sürede saldırılarını Yunanistan’la birleşmeye şiddetle karşı çıkan Kıbrıs Türk toplumuna da yöneltti. Buna karşı Kıbrıslı Türkler, can ve mal güvenliklerini sağlamak için birtakım yeraltı örgütleri kurdular. Ancak bu örgütler, EOKA’ya karşı misillemede yetersiz kaldı. Önceleri EOKA’ya karşı sert tedbirler alan İngiltere hükümeti ise 1957 yılına gelindiğinde politikasını yumuşatmaya ve Kıbrıslı Rumlar ve Yunanistan’la uzlaşma işaretleri vermeye başladı. Bu gelişmeler, Kıbrıs Türk toplumunun geleceğinden endişe duymasına ve daha etkili ve güçlü bir yeraltı örgütü arayışına girmesine sebep oldu. Bu ihtiyaca cevap olarak Türkiye’nin Kıbrıs Başkonsolosluğu’nda İdari Ataşe olarak görev yapan Mustafa Kemal Tanrısevdi ile Türk toplumunun önde gelen önderlerinden Dr. Burhan Nalbantoğlu ve Rauf Raif Denktaş, 1957 yılının Kasım ayında Türk Mukavemet Teşkilâtı’nı (TMT) kurdular. TMT, 1958 Ağustos’unda Türkiye’nin kontrolüne girene kadar geçen bu ilk döneminde siyasi hedefleri belli, komite, grup ve hücreler şeklinde tüm ada sathında örgütlenmiş ve Kıbrıs Türk toplumunu temsil eden çeşitli kurum ve kuruluşlarla sıkı bağlantıları olan bir örgüt hâline geldi.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 25 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 6 Sayı: Prof. Dr. Süleyman Büyükkarcı Özel Sayısı |
Bu eser Creative Commons BY-NC-SA 2.0 (Atıf-Gayri Ticari-Aynı Lisansla Paylaş) ile lisanslanmıştır.