Tarih boyunca savaşçı kimliğinden vaz geçmeyen insan, bugün de aynı eğilimini ve şiddete doyumsuzluğunu daha yoğun bir biçimde ve yeni teknolojik imkânlarla daha pervasızca sürdürüyor. İlk çeyreğinde yaşadığımız yüzyılın da en belirgin özelliklerinden biri, insanın insana ve evrene reva gördüğü, haksızlık, şiddet, acımasızlık, kısacası kötülüktür. Bu konuda maalesef bir sınır, ölçü, değer de tanınmamaktadır. Yirmi birinci yüzyıl şimdiden âdeta sınırsız kötülükler çağı olmaya adaydır. Bu çağda her tür kötülük neredeyse beklenen bir olgudur. Artık olmayacak, olamayacak bir kötülük yoktur. İnsanın insana ve doğaya saldırısı veya yok ediciliği en ileri boyuta ulaşmıştır. İnsan sadece insana değil, doğaya, doğada yaşayan her canlıya/varlığa sınır tanımaz bir saldırganlıkla zarar vermektedir. İnsan akıllı bir varlık olmasından kaynaklanan sorumluluk ve yükümlülüklerinin gereğini yerine getirmek yerine, akıl dışı bir tutum sergileyerek, dünyayı yaşanmaz hale getirmektedir. Buradan çıkış için Platon’un dediği gibi insanın yüksek değerlerle biçimlendirilmesi gerekir. Bu çalışmada çağımıza özgü sınırsız kötülük örnekleri üzerinde durulacak ve insanın bu kötülükten vaz geçmesinin imkânı tartışılacaktır.
Human being who has not given up his/her warrior identity throughout history continues her/his same tendency and insensitivity to violence more intensely and more recklessly with new technological opportunities. One of the most distinctive features of the century in which we live in its first quarter is injustice, violence, ruthlessness, in short, evil, which human deems proper to human and as well as to the universe. Unfortunately, no limit, measure or value is accepted in this regard. The 21st century is already a candidate to be the age of unlimited evils. Evil of any kind is almost expected in this age. There is no evil that will no longer be, cannot be. Human’s attack or destruction on human and nature has reached to its most advanced level. Humans harm not only humans, but also nature and every living thing/being in nature. Instead of fulfilling the responsibilities and obligations arising from being a rational being, s/he makes the world uninhabitable by exhibiting an irrational attitude. In order to get out of this state, as Plato said, a person must be formed with high values. In this paper, the examples of unlimited evil peculiar to our age will be emphasized and the possibility of giving up this evil will be discussed.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 15 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 2 |
ViSBiD, MLA ve Crossref tarafından indekslenmektedir. Ayrıca Index Copernicus takip sistemine alınmıştır.