Kendimizi anlamamız veya kim olduğumuzu bilmemiz, zorunlu olarak başkalarıyla karşılaştırmalarımıza dayanır. Bu aynı zamanda kendimizi diğerlerinden ayırt etme ve dikkatimizi dağıtma meselesidir. Bu nedenle, kişinin kendini inşası esas olarak öteki olmama üzerine kuruludur. Tıpkı kimliğin inşası ya da tanınması gibi, beyaz üstünlüğü de siyahların geri kalmış ve kötü olmadan var olamayacak bir olgudur. Ve beyaz olmak kişinin ten rengi ya da genetik yapısı değil, politik ve toplumsal bir güç olduğu için siyah ırk için ırk, toplumsal bir yapı ya da bir hastalık olarak görülebilir. Bu makalenin amacı, “ırk”ın toplum tarafından verilen sosyal, tarihsel ve politik anlamını araştırmaktır. Aynı zamanda sosyal teorisyenlerin ve toplumun ırk ve etnisiteyi nasıl anlamlandırdığını analiz edecektir.
Our understanding of ourselves or knowing who we are is necessarily based on our comparisons with others. It is also a matter of distinguishing and distracting ourselves from others. Therefore, the construction of us based mainly upon not being the other. Just like the construction or recognition of identity, white supremacy is a phenomenon which cannot exist without black people’s being backwards and ill-mannered. And since being white is not one’s skin color or genetic makeup but it is a political and social power, for black people race can be seen as a social construction or a disease. This article is aimed to understand the social, historical and political meaning of “race” given by the society. And it is going to analyze how the social theorists and the society make sense of race and ethnicity.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 29 Aralık 2022 |
Gönderilme Tarihi | 30 Eylül 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Sayı: 4 |
ViSBiD, MLA ve Crossref tarafından indekslenmektedir. Ayrıca Index Copernicus takip sistemine alınmıştır.