Bu çalışmada ünlü aydın kadın yazar Pınar Kür’ün Asılacak Kadın adlı romanda yer alan kadınlar ve aşk incelenmiştir. Romanın ana kişisi Melek ve diğer kadınların yaşadıkları problemler ve çektikleri eziyetler ele alınmıştır. Duygusuz, psikolojisi bozuk, cinsel takıntıları olan hasta ruhlu erkeklerin karşısında aldatılmış, ezilmiş ve cinsel istismara uğramış kadınların duygu dünyaları açıklanmaya çalışılmıştır. Romanda ele alınan diğer bir konuda aşktır. Aşk, romanda hem kadınlar hem de erkekler tarafından daha çok cinsel obje olarak görülmüş ve bunun sonucunda aşk, aldatılma veya cinsel istismarla eşdeğer gibi algılanmasına değinilmiştir. Çalışmada Pınar Kür’ün hayatı ve yazdığı üç hikâye ve sekiz romanı hakkında bilgi verilmiştir. Yazarın üçüncü eseri, 1979 yılında yayınlanan Asılacak Kadın adlı romanıdır. Roman, üç bölümden oluşmaktadır. Kitabın ilk sayfası “Yalı cinayeti sanıkları mahkûm oldu” başlığıyla yayınlanan bir gazete haberinden bilgi verir. Kitabın ilk bölümü yargıç Faik İrfan Elverir’in duygu ve düşüncesiyle olaylar anlatılırken gerçekte Faik İrfan’ın psikolojisi ve kadınlar karşısındaki travmalarının neden olduğu öğrenilir. İkinci bölümde romanın ana kişisi Melek’in çileli ve travmatik hayatı anlatılır. Melek, küçük yaşta köyde babası öldürülmüş, üvey babası tarafından taciz ve dışlanmasıyla annesinin yanında kalamayıp bir şekilde İstanbul’a gelerek bir yalıya yaşlı kadına bakmak için hizmetçi olarak getirilmiştir. Yalıda bir taraftan bunamış yaşlı kadının temizliğini yaparken diğer tarafta yaşlı kadının psikolojisi bozuk ve hastalık derecesinde cinsel takıntıları olan oğlu Hüsrev’in dayak, taciz ve tecavüzlerine katlanmak zorunda kalan ezilmişi temsil eden Melek anlatılır. Üçüncü bölüm ise yalıda hizmetçilik yapan kadının oğlu Yalçın’ın Melek’i yaşadığı bu ağır travmadan kurtarmak ve sözde Melek’i özgürleştirmek için yalının sahibi Hüsrev’i öldürmesini anlatır. Roman, her ne kadar yalıda işlenen bir cinayet ve sonrasında yargılanma sürecini anlatıyor olsa da aslında ezen ve ezilmişlerin anlatıldığına değinilmiştir.
In this study, women and love in the novel of the famous intellectual woman writer Pınar Kür's Asılacak Kadın are examined. The main character of the novel Melek and other women's problems and sufferings are discussed. It has been tried to explain the emotional worlds of women who were deceived, oppressed and sexually abused in the face of unemotional, psychologically disturbed, sexually obsessive men with a sick soul. Another subject dealt with in the novel is love. In the novel, love was seen as a sexual object by both women and men, and as a result, it was mentioned that love was perceived as equivalent to cheating or sexual abuse. In the study, information was given about the life of Pınar Kür, her three stories and eight novels. The author's third work is the novel Asılacak Kadın, published in 1979. The novel consists of three parts. The first page of the book gives information from a newspaper article with the headline “Mansion murder suspects were convicted”. While the first part of the book tells the events with the feelings and thoughts of Judge Faik İrfan Elverir, it is learned that the psychology of Faik İrfan and his traumas against women are actually caused. In the second part, the suffering and traumatic life of Melek, the main character of the novel, is told. Melek, whose father was killed in the village at a young age, was not able to stay with her mother due to abuse and exclusion by her stepfather, and somehow came to Istanbul as a maid to look after the old woman in a mansion. While doing cleaning of the demented old woman in the mansion, on another hand, Melek who represents the oppressed who had to endure the beating, abuse and rape of the old woman's psychologically disordered son with sickly sexual obsessions Hüsrev, is told. The third part tells how Yalçın, son of the woman who works as a maid in the mansion, killed the owner of the mansion, Hüsrev, in order to save Melek from this severe trauma and supposedly liberate Melek. Although the novel describes a murder committed in the mansion and the process of trial after it, it is actually mentioned that the oppressor and the oppressed are told.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türkiye Sahası Yeni Türk Edebiyatı, Sanat ve Edebiyat |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 3 Sayı: 1 |
Bu eser CC BY-NC 4.0 lisansı altındadır