Çevrenin korunması ve
geliştirilmesini amaç edinen çevre hakkına ilk kez, 1972 tarihli Birleşmiş
Milletler Stockholm Konferansı sonrası ortaya konan Bildiride, insanın
kendisine onurlu ve iyi bir hayat sürmeye olanak veren nitelikli bir çevrede
yaşama hakkına sahip olduğunun öngörülmesi suretiyle yer verilmiştir. Dayanışma
hakları olarak da adlandırılan üçüncü kuşak haklar arasında yer alan çevre
hakkı, Türk Anayasasının 56. maddesinde ekonomik ve sosyal haklar başlığı
altında düzenlenmiştir. Anayasada 2010 yılında yapılan değişiklikle Anayasada
ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde düzenlenen hakların ihlal edildiği
iddiasıyla Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yoluyla başvurulması mümkündür.
Her ne kadar çevre hakkı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde açıkça
düzenlenmemişse de, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, içtihat yoluyla çevre
hakkını Sözleşme içerisinde düzenlenen diğer haklarla ilişkilendirerek çevrenin
korunmasını güvence altına almaktadır. Anayasa Mahkemesi de çevre hakkının
korunmasına yönelik önüne gelen başvuruları, sağlıklı bir çevrede yaşamayı
Anayasanın 17. maddesinde düzenlenen maddi ve manevi varlığın geliştirilmesi
hakkının bir parçası olarak değerlendirmek suretiyle incelemektedir.
Çevre Hakkı Bireysel Başvuru Anayasa Mahkemesi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi
The right to environment, which aims to protect and improve the environment, was first mentioned in the Declaration issued after the United Nations Conference in Stockholm in 1972 by stipulating that a person has the right to live in a decent environment which allows him to live a dignified and good life. The right to environment, which is also referred to as the third generation rights, also called solidarity rights, is regulated under the heading of economic and social rights in the Article 56 of the Turkish Constitution. The amendment to the Turkish Constitution in 2010 made it possible for everyone to apply to the Constitutional Court by individual application on the grounds that one of the fundamental rights and freedoms within the scope of the European Convention on Human Rights which are guaranteed by the Constitution has been violated by public authorities. Although the right to the environment is not explicitly regulated in the European Convention on Human Rights, the European Court of Human Rights guarantees the protection of the environment by assessing the right to the environment with other rights regulated by the Convention. The Constitutional Court examines the applications for the protection of the right to environment by evaluating it as a part of the right to life and the right to protect and improve someone’s corporeal and spiritual existence regulated in Article 17 of the Constitution.
Right to Environment Individual Application Constitutional Court European Convention on Human Rights Constitutional Environmental Protection
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | KAMU HUKUKU MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Temmuz 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Sayı: 2 |