Devlet olgusunun
siyasette aldığı rollere koşut olarak, siyaset analizlerinde de devletin yeri
sıklıkla gözden geçirilmiştir. 1970’lerle birlikte güç kazanmaya başlayan
devlet-merkezci analizi, 1990’larda yoğunlaşan küreselleşme-bölgeselleşme
akımlarına rağmen, çeşitlenerek devam etmiştir. Devlette süreklilikleri odağına
alan yeni kurumsalcı devlet kuramı, 1990’ların ikinci yarısı ile birlikte
değişim olgusunu da analiz alanına dahil etmek durumunda kalmıştır. Bu kuramsal
açılım, devleti özerk bir yapı olarak tanımlayan devlet-merkezci yaklaşım
içinde, tartışmalar ile birlikte çeşitlenmelere de neden olmuştur. Aynı
zamansal kesitlerde, Türkiye'de de devlet, zemin kaybeder göründüğü zamanlarda
dahi, siyasetin en önemli konusu olmaya devam etmiştir. Bu çalışmada, yeni
kurumsalcı devlet kuramlarının izlediği süreç, çeşitlenmesi ve iddiaları;
Türkiye siyasetinden bazı olgular eşliğinde, resmedilmeye çalışılmıştır. Bu
anlamda, Türkiye siyasetinin derin izleğini (gezingesini) oluşturan, aşkıncı
devlet geleneğine özellikle değinilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 16 Sayı: 2 |