Soğuk Savaş döneminin sona ermesinin hemen ardından küresel
güçler, enerji ve hammadde temini ile ürettikleri ürünleri satacak pazarlar
bulma konusunda sorun yaşayabileceklerine yönelik derin bir endişeye
kapılmışlardır. Söz konusu endişe, endüstrileşmiş ülkelerin zengin yer altı
kaynaklarına ve büyük bir iktisadi potansiyele sahip olan Ortadoğu'ya yönelmelerine
ve burayı geniş kapsamlı krizlerin meydana geldiği kaotik bir alana
çevirmelerine yol açmıştır. Bu durum Ortadoğulu halkların içerisinde
bulundukları kötü koşulları sorgulamaya başlamalarına ve bu kötü koşulların
temelinde kendilerini yöneten otoriter rejimlerin tutum ve davranışlarının
yatmakta olduğu hissiyatına kapılarak onlara karşı ayaklanmalarına neden
olmuştur. Bu çalışma, Ortadoğu'da yaşanan halk ayaklanmalarının Türkiye'nin
ekonomik güvenliğine olan etkilerini incelemeyi amaçlamaktadır.
Just after the Cold War era ends, global powers felt profoundly concerned about finding markets to sell the products they manufacture and about supplying energy sources and raw materials. This concern led the industrialized states to turn to the Middle East, the region which hosts great amounts of underground resources and has a significant economic potential, and to convert this region into a chaotic field where huge crises are experienced.This led the Middle Eastern peoples to start questioning the bad conditions they were in, and to revolt against the authoritarian regimes governing themselves with the feeling that the attitudes and behaviors of goverments were on the basis of these bad conditions. The aim of this study is to research the negative effects of civil commotions experienced in the Middle East on Turkey’s economic security.
International Relations Economic Security Turkey Middle East
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 16 Sayı: 3 |