Modern kültürden günümüze gündelik hayatın fragman halinde yaşanmışlığı karşısında imajlar, bu fragmanları düzenleme imkânı sunmuştur. Bu düzenleme tekniği parçalı hayatın yeni bir anlam bütünlüğü kazanması demektir. İmajlar sayesinde dünyaya bakan özne, kendi güvenli temsil alanını kurmuştur. Ancak imajlar her zaman kaygı benzeri bir etkiyi içlerinde taşımaktadırlar. Tekinsiz ifadesi bu çalışmada söz konusu etkiyi karşılamaktadır. Konu edilen dijital imajlar da gerçeğin yerini alma iddiasında olmalarına karşılık tekinsiz etkiye potansiyel olarak sahiptirler. Fotoğraf ve sinema gibi medyaların ürettiği imajlar gibi dijital imaj da içerisinde boşluklar taşımıştır. Çalışma bu boşluğu imajın potansiyeli olarak önermektedir. Bu potansiyel, imajın teknikleşmesinin aşılması ve estetik tetiklemelerin hesapsız olabilmesini karşılamaktadır. Çalışma geçen yüzyıldan bu yana imaj teknolojilerinin kaygının üzerini örtme amacının dijital imaj için de geçerli olduğunu önermektedir. Örneklem olarak alınan sanatçılar dijital imajın tekinsiz gücünü kullanmış oldukları için seçilmişlerdir. Çalışma konuyla ilgili literatürün kriz ve tekinsiz açısından okunmasıyla gerçekleştirilmiştir. Sonuç olarak günümüz görsel kültüründe dijital imajın tekinsiz etkilerinin amacının parçalı bir dünyayı hissettirmek olduğu önerilmektedir.
In the face of the fragmented experience of daily life from modern culture to the present day, images have providedan opportunity to organize these fragments. This organization technique means that fragmented life gains a new integrity of meaning. Thanks to images, the subject observing the world has established their own secure representation space. However, images always carry an effect akin to anxiety within themselves. The expression uncanny corresponds to the effect in question in this study. Although the digital images in question claim to replace reality, they also have the potential for an uncanny effect. Like the images produced by media such as photography and cinema, digital images also carry gaps within themselves. The study proposes this gap as the potential of the image. This potential corresponds to the surpassing of the technicalization of the image and the incalculable nature of aesthetic triggers. The study suggests that the aim of image technologies to cover up anxiety since the last century is also valid for digital images. The artists taken as samples were chosen because they have used the uncanny power of the digital image. The study was conducted by reviewing the literature on the subject in terms of crisis and the uncanny. As a result, it is suggested that the aim of the uncanny effects of digital images in today's visual culture is to make a fragmented world felt.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Fotoğraf, Video ve Lens Tabanlı Uygulama, Güzel Sanatlar, Plastik Sanatlar (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 21 Kasım 2024 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 20 Haziran 2024 |
Kabul Tarihi | 18 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: Sanatta Dijitalizm [Özel Sayı] |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.