Organizational commitment and social loafing are important and interrelated concepts in working life. Employees who think that their performance will decrease and their effort will be lost, their work is not important and meaningful, prefer to hide in the crowd and socially loaf. It is crucial to reveal the exact nature of this relationship in terms of employee productivity, cooperation, competitiveness and inexhaustibility. Organizational commitment and social loafing are thought to have an important efficiency-, performance- and job satisfaction-related impact on the work outcomes of research assistants. This study aims at determining the relationship between social loafing and organizational commitment of research assistants, and finding out whether the levels of social loafing and organizational commitment differ significantly depending on the type of staff and length of service. The criterion sampling method, one of the purposeful sampling methods, was used for the sampling. The participants are 34 research assistants working in a faculty. Correlational survey model was used to investigate the relationship between the levels of organizational commitment and social loafing of research assistants. Personal Information Recognition Form, Organizational Commitment Scale, and Social Loafing Scale were used as the data collection tools. Pearson’s and Spearman’s correlation analyses, independent sample t-test, one-way analysis of variance and Kruskal-Wallis analysis were used in the analysis of the data. A significant and inverse relationship was found between affective commitment (as a sub-dimension of organizational commitment) and social loafing. No significant difference could be identified between the groups in social loafing and organizational commitment levels in terms of demographic variables.
Örgütsel bağlılık ve sosyal kaytarma çalışma hayatında önemli ve birbirini etkileyen kavramlardır. Performansının azalacağını ve çabasının kaybolacağını, yaptığı işin önemli ve anlamlı olmadığını düşünen işgörenler kalabalıkta saklanmayı tercih eder ve sosyal olarak kaytarırlar. Bu iki kavram arasındaki ilişkinin tespiti işgörenlerin verimliliği, iş birliğinin sağlanması, kurumlarda rekabet ve başarı açısından gereklidir. Örgütsel bağlılık ve sosyal kaytarmanın, araştırma görevlilerinin verimliliği, performansı ve iş tatmini gibi iş çıktıları üzerinde önemli etkilere sahip olduğu düşünülmektedir. Bu çalışmada, araştırma görevlilerinin sosyal kaytarma düzeyleri ve örgütsel bağlılıkları arasındaki ilişkinin belirlenmesi; sosyal kaytarma ve örgütsel bağlılık düzeylerinin çeşitli demografik değişkenlere göre anlamlı bir farklılık gösterip göstermediğinin saptanması amaçlanmaktadır. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden kesitsel ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Çalışmada tamsayım örnekleme yöntemi tercih edilmiştir. Katılımcılar bir fakültede çalışmakta olan 34 araştırma görevlisidir. Veri toplama aracı olarak Kişisel Bilgileri Tanıma Formu, Örgütsel Bağlılık Ölçeği ve Sosyal Kaytarma Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin analizinde Pearson moment çarpım korelasyonu ve Spearman sıra farkları korelasyonu analizleri, bağımsız örneklem t testi, tek yönlü varyans analizi ve Kruskal-Wallis analizi tercih edilmiştir. Örgütsel bağlılığın alt boyutları ve sosyal kaytarma arasındaki ilişki açısından bakıldığında, araştırma görevlilerinin duygusal bağlılık düzeyleri ve sosyal kaytarma davranış düzeyleri arasında anlamlı ve negatif bir ilişki tespit edilmiştir. Demografik faktörler açısından sosyal kaytarma düzeyleri ve örgütsel bağlılık düzeyleri için gruplar arasında anlamlı bir farklılık tespit edilememiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Eğitim Üzerine Çalışmalar |
Bölüm | Ampirik Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Ağustos 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2022 Cilt: 12 Sayı: 2 |
Yükseköğretim Dergisi, bünyesinde yayınlanan yazıların fikirlerine resmen katılmaz, basılı ve çevrimiçi sürümlerinde yayınladığı hiçbir ürün veya servis reklamı için güvence vermez. Yayınlanan yazıların bilimsel ve yasal sorumlulukları yazarlarına aittir. Yazılarla birlikte gönderilen resim, şekil, tablo vb. unsurların özgün olması ya da daha önce yayınlanmış iseler derginin hem basılı hem de elektronik sürümünde yayınlanabilmesi için telif hakkı sahibinin yazılı onayının bulunması gerekir. Yazarlar yazılarının bütün yayın haklarını derginin yayıncısı Türkiye Bilimler Akademisi'ne (TÜBA) devrettiklerini kabul ederler. Yayınlanan içeriğin (yazı ve görsel unsurlar) telif hakları dergiye ait olur. Dergide yayınlanması uygun görülen yazılar için telif ya da başka adlar altında hiçbir ücret ödenmez ve baskı masrafı alınmaz; ancak ayrı baskı talepleri ücret karşılığı yerine getirilir.
TÜBA, yazarlardan devraldığı ve derginin çevrimiçi (online) sürümünde yayımladığı içerikle ilgili telif haklarından, bilimsel içeriğe evrensel açık erişimin (open access) desteklenmesi ve geliştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla, bilinen standartlarda kaynak olarak gösterilmesi koşuluyla, ticari kullanım amacı ve içerik değişikliği dışında kalan tüm kullanım (çevrimiçi bağlantı verme, kopyalama, baskı alma, herhangi bir fiziksel ortamda çoğaltma ve dağıtma vb.) haklarını (ilgili içerikte tersi belirtilmediği sürece) Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivs 4.0 Unported (CC BY-NC-ND4.0) Lisansı aracılığıyla bedelsiz kullanıma sunmaktadır. İçeriğin ticari amaçlı kullanımı için TÜBA'dan yazılı izin alınması gereklidir.