Yaygın kabul gören anayasal tarifine göre, faaliyetlerine devam edebilmek için parlamentonun güvenine ihtiyaç duyan hükümet ve doğrudan halk tarafından seçilen devlet başkanının birlikte yer aldığı hükümet sistemi “yarı-başkanlık sistemi” olarak adlandırılmaktadır. Fransa’da 1958 Anayasası’nda yapılan 1962 yılı anayasa değişiklikleri ile prototipi oluşturulan yarı-başkanlık sistemine Rusya Federasyonu’nda 1993 Anayasası’nın kabulü ile geçilmiştir. Ancak bu ülkelerde yarı-başkanlık sistemine geçiş bir keyfiliğin ürünü değil tam tersine bir ihtiyacın karşılanması amacıyla gerçekleşmiştir. Bu ihtiyaç, kısaca ifade etmek gerekirse güçlü bir yürütme organı tesis etmek ve böylece istikrar sağlamaktır. Bu çalışmanın amacı, yarı-başkanlık sistemine bir istikrar sağlama aracı olarak başvurulmasını, Fransa ve Rusya’da yarı-başkanlık sisteminin benimsenmesini doğuran tarihsel gelişim örnekleri üzerinden açıklamaktır. Bu bağlamda öncelikle yarı-başkanlık sisteminin temel özellikleri ve bu sistemin değerlendirilmesine dair farklı bakış açıları ele alınacaktır. İkinci ve üçüncü bölümlerde, söz konusu ülkelerde yarı-başkanlık sistemine geçmeden önceki siyasal konjonktür ve yaşanan siyasi krizlere değinilerek benimsenen anayasaların veya gerçekleştirilen anayasal değişikliklerin bu problemlerin çözümü amacıyla getirdiği yenilikler açıklanacaktır. Çalışmanın sonuç bölümünde, yarı-başkanlık sisteminin Fransa ve Rusya’da istikrarı sağlamayı başarıp başaramadığı değerlendirilecektir.
Anahtar Kelimeler:Yari-başkanlik Sistemi, Yürütme, Yasama, İstikrar
Abstract
The prototype of the semi-presidential system was developed in France in 1962 with some changes to the 1958 French Constitution. Russian Federation accepted and started to implement with its Constitution in 1993. These two countries shifted toward the semi-presidential system in order to meet a necessity, not as a product of arbitrariness. This necessity was to constitute a powerful executive organ and thus providing stability. This study aims to explore the rationale behind the adoption of semi-presidential system as a tool for providing stability and historical developments that caused France and Russia to adopt this system. In this context, the main features of the semi-presidential system and different perspectives for the evaluation of this system are examined. Moreover, the political conjuncture and political crisis in pre-semi-presidential system period and how newly implemented constitutions and changes in former constitutions contributed to the solution of these problems are explained. Finally, whether semi-presidential system succeeded in providing stability in France and Russia is discussed.
Keywords:Semi-presidential System, Executive, Legislature, Stability
Bölüm | Tüm Sayı |
---|---|
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Aralık 2016 |
Gönderilme Tarihi | 2 Haziran 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 Cilt: 3 Sayı: 6 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.