Bu çalışmada Schiller’in oyun olarak sanat kuramı çerçevesinde
sanat anlayışı üzerinde durulacaktır. Schiller; şair, filozof,
tarihçi ve en önemlisi de dram yazarıdır. Sanat bağlamında oyun kuramı, ilk kez
Schiller tarafından geniş bir çerçevede dile getirilmiştir. Sanat ile oyun
arasında her daim bir benzerlik kurulmuştur. Bunun sebebi, her iki etkinliğin
de ereğinin kendinde bulunmasıdır. Her iki etkinlik de insanı gündelik
sıkıntılardan kurtarır ve ona özgürlük duygusu verir. Oyun oynayan bir
çocuk için oyunun dışında bir başka erek, bir başka dünya yoktur, çocuk sadece oynamak
için oynar. Bu görüşe göre, sanat etkinliğini bir oyun gibi değerlendirmek
gerekir. Schiller’e göre İnsan, oynadığı sürece tam insandır. O, bu sözü
“İnsanı gerçek özgürlüğe ancak sanat kavuşturabilir” anlamında kullanmıştır. Sanatın,
oyun gibi sadece bir kurgu olmayıp, aynı zamanda zihinsel ve duygusal karmaşık
bir olgu olduğunu söyleyenler de vardır. Onlar için sanat, yalın bir oyun değil
aynı zamanda yaratıcı ve üretici bir oyundur.
Schiller oyun
yazarı, şair ve düşünür kimliğiyle, güzeli yorumlamış ve insanın estetik eğitimi
gibi özgün bir alan meydana getirerek katkıda bulunmuştur. Bireyin estetik
olarak eğitilmesini ön görerek, konuyla ilgili felsefi ve sosyo-politik
yorumlarda bulunmuştur. Bu bağlamda, güzel kavramıyla ilgili olarak, içtepi
biçimleri (duyu, biçim, oyun), estetik algı, estetik-özgürlük ilişkisi,
estetik-eğitim ilişkisi gibi kavramsal ve metodolojik bakımdan özgün katkılar
sağlamıştır. Schiller’e göre, insanda iki önemli içtepi bulunmaktadır. Bu
içtepilerden birincisi duyumsal, diğeri de formel içtepidir. Duyumsal içtepi
her daim değişim için bastırırken, formel içtepi ise birliği, sürekliliği ve
devamlılığı arayıp durmaktadır. Bu iki içtepinin de sınırlanmaya ihtiyacı vardır.
Örneğin, duyumsal içtepi ahlak yasalarına zarar verebileceği gibi formel içtepi
de ise duygular zarara uğrayabilmektedir. Burada sözü edilen duyguyu “içimizdeki
hayvan” olarak nitelendirebiliriz. Kısaca bu iki temel içtepi arasındaki uyum,
üçüncü bir içtepiyle yani oyun içtepisiyle sağlanabilir. Oyun içtepisi ise
sanatla ortaya çıkmaktadır. İnsandaki bölünmüşlüğün, yabancılaşmanın ilacı da yine
sanattır. Schiller’e göre, “sanat özgürlüğün kızıdır”.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | June 15, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 23 Issue: 2 |