Tanıma kuralının ahlaki içeriği problemi hukuki pozitivizm içerisinde birçok bağlamda tartışılan bir konudur. Hukuki pozitivizmin önde gelen iki temsilcisi H.L.A. Hart ve Joseph Raz’ın bu konu hakkındaki görüşleri ise farklılık göstermekte ve bu nedenle önem arz etmektedir. Hart, tanıma kuralının ahlakilik kriteri içermesinin mümkün olabileceğini düşünürken, Raz bunun mümkün olmadığını iddia etmektedir. Bu bağlamda iki düşünür arasında keskin bir ayrışma olduğu düşünülebilmektedir. Makalede bu ayrışmanın göründüğü kadar büyük ya da mutlak bir anlaşmazlık olmadığı ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu kapsamda Hart’ın tanıma kuralına yönelik görüşleri ve Raz’ın bu görüşlere yönelik itirazlarına yer verilmiş, devamında bu farklılıkların mutlak bir anlaşmazlık olup olmadığı ortaya konulmaya çalışılmıştır. Bu yapılırken düşünürlerin kavramsal analiz yolunu seçmeleri ve hukuki muhakeme konusunda farklı düşünmeleri üzerinde durulmuştur. Sonuç bölümünde iki düşünürün kavramsal analiz yolunu seçmeleri ve hukuki muhakemeyi “hukuk nedir” sorusuna dahil edip etmemekten kaynaklı ayrışmaları göz önüne alındığında, tanıma kuralının ahlaki içeriğiyle ilgili mutlak bir anlaşmazlığa sahip olmadıkları iddia edilmiştir.
The moral content of the rule of recognition is discussed within legal positivism. The views of H.L.A. Hart and Joseph Raz, two prominent representatives of legal positivism, on this issue are important. While Hart considers it possible for the rule of recognition to include morality criteria, Raz claims that this is not possible. In this context, it can be thought there is an absolute divergence between the two thinkers. However, in this article, it has been tried to reveal that this separation is not as absolute as it seems. In this context, Hart's views on the rule of recognition and Raz's objections to it are explained. Afterwards, it was tried to reveal whether these differences were absolute or not. It is emphasized that both thinkers choose the way of conceptual analysis and think differently about legal reasoning. In the conclusion part, it is claimed that there are no absolute divergences due to their choice of the conceptual analysis and including or not including legal reasoning in the question of "what is law". In this respect, it is concluded that they have not an absolute disagreement about the moral content of the rule of recognition.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 26 Ekim 2023 |
Gönderilme Tarihi | 26 Temmuz 2023 |
Kabul Tarihi | 11 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 72 Sayı: 3 |