Social media, which is
the indispensable medium of our era, has brought with it the post-truth
concept. Thanks to social channels, people can easily access information and
disseminate information quickly, while on the other hand, unreal information is
spread on social networking sites like a virus. The source of unreal
information rapidly spreading through social networking sites can be accepted
by the masses without question. This information, perceived as real news, can
receive thousands of likes and comments through social networks. The aim of
this study is to understand how post-truth students differentiate between the
real news in the social media, the post-truth news, which are composed of
personal feelings and beliefs, and are prepared as far from reality. Whether
they share news on social media, what they are aiming at sharing if they share,
how they evaluate the lying and fabricated contents shared on social media as a
social media user, what methods they use to analyze the accuracy of a news in
social media and how to shape their own news shares. It is aimed to put forward
some perceptions and thoughts as they find reliable and more reliable in
obtaining information. In this context, semi-structured interview technique,
one of the qualitative research methods, was applied. In addition, one of the
purposeful sampling methods, which is the most appropriate sampling for
research purposes, was used and 12 students who were studying at the Faculty of
Communication and actively using social media were included in the sample. As a
result of the research, the interviewers evaluated Twitter as the most reliable
channel for acquiring news and following the agenda. In the study, the
interviewees emphasized the importance of resource reliability and stated that
they avoided sharing news on social media platforms. In addition, the
interviewees think that it is important that the news is objective and the
source is known so that they can perceive the news on social media as safe.
Another finding of the study is that the interviewees in the faculty of
communication do not trust social media platforms but still use them
effectively.
Günümüze damga vuran ve çağımızın vazgeçilmez mecrası olan sosyal medya
beraberinde “post-truth (gerçek ötesi)” kavramını getirmiştir. Sosyal mecralar
sayesinde insanın bilgiye kolaylıkla ulaşımı ve bilginin hızlı bir şekilde
dağılımı gerçekleşirken öte yandan sosyal ağ sitelerinde gerçek olmayan
bilgilerin de bir virüs gibi yayılması söz konusudur. Sosyal ağ sitelerinden
hızlıca yayılan gerçek dışı bilgiler kaynağı sorgulanmadan geniş kitlelerce
kabul edilebilmektedir. Gerçek haber olarak algılanan bu bilgiler sosyal ağlar
sayesinde binlerce beğeni ve yorum alabilmektedir. Bu
çalışmanın amacı post-truth (gerçek ötesi) kavramından hareketle, Anadolu
Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi’nde eğitim alan öğrencilerin sosyal
mecralarda yer alan gerçek haberleri, kişisel duygu ve inanışlardan oluşan ve
gerçeklikten uzak olarak hazırlanmış post-truth (gerçek ötesi) haberleri nasıl
ayrıştırdığını sosyal medyada haber paylaşıp paylaşmadıkları, eğer
paylaşıyorlarsa paylaşımlarında neyi amaçladıklarını, sosyal medya kullanıcı
olarak sosyal mecralarda paylaşılan yalan ve uydurma içerikleri nasıl
değerlendirdiklerini, sosyal mecralardaki bir haberin doğruluğunu tahlil
ederken hangi yöntemleri kullandıklarını ve kendi haber paylaşımlarını nasıl
şekillendirdiklerini, en çok hangi mecrayı haber alma/ bilgi edinme konusunda güvenilir
buldukları ve daha güvenilir algıladıkları gibi birtakım algı ve düşünceleri
ortaya koymak amaçlanmaktadır. Bu bağlamda çalışmada nitel araştırma
yöntemlerinden yarı-yapılandırılmış görüşme tekniği uygulanmıştır. Ayrıca
araştırma amaçlarına yönelik en uygun olarak örnekleme belirlenen amaçlı
örnekleme yönteminlerinden benzeşik örneklemesi kullanılmıştır ve iletişim
fakültesinde eğitim gören ve sosyal mecraları aktif olarak kullanan 12 öğrenci
örnekleme dahil edilmiştir. Araştırma sonucunda görüşmeciler haber edinme ve
gündemi takip etmede Twitter’ı en güvenilir mecra olarak değerlendirmiştir. Çalışma
da görüşmeciler kaynak güvenirliliğinin önemi vurgulamış ve sosyal medya
platformlarında haber paylaşımından kaçındıklarını ifade etmişlerdir. Ayrıca
görüşmeciler sosyal medyada yer alan haberleri güvenli olarak algılayabilmeleri
için haberlerin objektif ve kaynağın bilinir olmasının önemli olduğunu
düşünmektedir. Çalışmanın bir bulgusu da iletişim fakültesinde öğrenim gören
görüşmecilerin sosyal medya platformlarına güvenmedikleri fakat yine de etkin
olarak kullandıklarıdır.
Sosyal Medya Gerçek Ötesi Sahte Haber İletişim Fakültesi Öğrencileri Yarı-Yapılandırılmış Görüşme
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2019 |
Submission Date | May 19, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 7 Issue: 2 |