The main purpose of this study is to analyse, describe, and compare the three cases (a non-native English teacher, a classroom teacher, and a native-speaker English teacher) in terms of teaching English to young learners in general and teaching listening skills in particular within the context of 2nd grade Primary School English Curriculum. In this respect the study was designed based on holistic multiple case study model. In accordance with triangulation strategy, the data were collected using methods of observation, interview, and document analysis. Moreover, a multiple-choice listening test was developed and administered to compare the listening skills of three teachers‟ students. Based on the analysis of the data collected using different methods, similarities and differences were found between three cases in terms of medium of instruction, classroom atmosphere, instructional activities, activities towards improving four language skills (particularly the listening skill) and language areas, measurement and evaluation, and teachers‟ views on the curriculum and course books. Results of the listening test revealed that, based on the total number of correct answers (Max=20), native-speaker English teacher‟s students were the most successful (X̅=15,66), followed by non-native English teacher‟s students (X̅=8,93), whereas classroom teacher‟s students were the least successful (X̅=6,25). It was concluded that the non-native English teacher and native speaker English teacher were rather successful in teaching English to young learners in general and developing listening skills in particular. However, the classroom teacher, who teaches his class English, needs to improve himself in many aspects particularly his English proficiency and pedagogical knowledge about teaching English to young learners
AraĢtırmanın temel amacı, ikinci sınıf Ġngilizce dersi bağlamında üç farklı öğretmenin (anadili Türkçe olan bir İngilizce
öğretmeni, İngilizce derslerini yürüten bir sınıf öğretmeni ve anadili İngilizce olan bir İngilizce öğretmeni) genel olarak
çocuklara yabancı dil öğretimi, özelde de dinleme becerisinin kazandırılması açısından derinlemesine incelenmesi,
betimlenmesi ve karĢılaĢtırılmasıdır.Bu amaç doğrultusunda araĢtırma durum çalıĢması desenlerinden “bütüncül çoklu durum
deseni”ne uygun olarak yürütülmüĢtür.Veri çeĢitliliğini sağlamak amacıyla gözlem, görüĢme ve doküman inceleme yoluyla
veriler toplanmıĢtır.Ayrıca araĢtırmacılar tarafından geliĢtirilen dinleme becerisi baĢarı testi uygulanarak, incelenen üç
öğretmenin öğrencilerinin Ġngilizce dinleme becerileri karĢılaĢtırılmıĢtır.Farklı yollardan elde edilen verilerin analizlerden
hareketle, incelenen üç farklı durum arasında, Ġngilizce derslerinde kullanılan dil, yaratılan sınıf atmosferi, uygulanan öğretim
etkinlikleri, özelde dinleme becerisi olmak üzere dört dil becerisi ve dil alanlarının öğretimine yönelik etkinlikler, ölçme ve
değerlendirme, program ve ders kitabıyla ilgili görüĢler açısından bazı benzerlikler ve farklılıklar saptanmıĢtır. Uygulanan
dinleme baĢarı testi sonuçlarına göre doğru sayıları itibariyle (Mak=20) en baĢarılı grup anadili Ġngilizce olan öğretmenin
öğrencileri olmuĢ (X̅=15,66), onları anadili Türkçe olan Ġngilizce öğretmeninin öğrencileri (X̅=8,93) takip etmiĢ, sınıf
öğretmeninin öğrencileri ise en baĢarısız grubu (X̅=6,25) oluĢturmuĢtur. Sonuç olarak, anadili Türkçe olan Ġngilizce öğretmeni
ve anadili Ġngilizce olan Ġngilizce öğretmenin genelde çocuklara yabancı dil öğretimi, özelde de dinleme becerisinin
geliĢtirilmesi konusunda nispeten daha baĢarılı oldukları, sınıf öğretmeninin ise baĢta yabancı dil yeterliliği ve çocuklara
yabancı dil öğretimi pedagojisi olmak üzere birçok açıdan kendisini geliĢtirmesi gerektiği sonucuna ulaĢılmıĢtır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | August 7, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Volume: 3 Issue: 2 |