Sanatçılar, yaratma sürecinde, sanat üretmek ve
sergilemek için gereken kent mekânının doğuşuna ve biçimlenmesine önayak
olurlar. Mekânı şekillendiren aktörler olarak gereksinimleri doğrultusunda
birlikte hareket ederler. Böylece, bir sanat semtinde ilişkilerin ‘yerleştiği’
bir çevre oluşur; bir defaya özgü, kentsel ve mekânsal bir dönüşüm gerçekleşir.
Bu dönüşüm, “yaratıcı küme” kavramı üzerinden okunabilir. Yaratıcı kümelerin
temel özelliği kültürel ve sanatsal eylemleri tasarımından üretimine,
sergilenmesinden tüketimine kadar barındırmalarıdır. Bu nedenle, mekânsal
olarak farklı biçimler alırlar. Tek yapı, yapılar topluluğu, bir mahalle bütünü
ya da üretim/dağıtım yerleri ağı şeklinde oluşabilirler. Kümelerin büyük bir
bölümü, planlamacıların bilgisi dışında kendiliğinden ortaya çıkarlar.
Çoğunlukla ilk işlevini kaybetmiş, ‘yenilenmeyi’ bekleyen bölgelerde oluşurlar.
Tarihsel süreklilik arz eden Galata semtinde kümelerin oluştuğu alan ‘herhangi
bir yer’ değildir. Yüzyıllar boyu, ticari, barınma, vb. işlevlere ev sahipliği
yapmış çok katmanlı bir çevredir. Bu çalışmada, buradaki yaratıcı kümelerin,
neoliberal küreselleşme politikalarının tetiklediği kentsel ve mekânsal
dönüşüme olumlu ve olumsuz etkileri irdelenmeye çalışılacaktır.
Throughout the period of creation, artists have been
the initiator of the rise and the formation of the urban space where the work
of art is produced and exhibited. As actors that shape the space, they move
together in search of their needs. Thus, an environment in an art district
comes out where the relationships ‘settle’ and so takes place a one-time urban
and spatial transformation. It is easy to perceive this transformation through
the perspective of the “creative cluster” concept. The basic characteristic of
creative clusters is that they nestle all stages of artistic and cultural
activities from design, production, and exhibition to consumption. Therefore,
their forms vary spatially. They can be composed in a single building, in a
complex of buildings, in a segment of a district or a net of places of
production/distribution. Most of the clusters come out spontaneously without
the awareness of the planners and principally in places waiting to be
‘regenerated’ that have lost their original functions. It is not ‘any place’
where the clusters have come out in Galata district which has an obvious
historical continuity. It is a multi-layered surrounding which has hosted
commercial, residential, etc. functions for years. In this study, we will try
to evaluate the positive and negative effects of creative clusters on the urban
and spatial transformation, triggered by the neo-liberal globalization
policies.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2012 |
Published in Issue | Year 2012 Volume: 3 Issue: 7 |