Ahkâmu’l-bey‘ bi’l-vefâ, son dönem Osmanlı hukukçularından Mehmed Said Bey tarafından vefâen satış akdini konu alan ve Fetvâhâne’ye arz edilmek üzere kaleme alınmış bir risaledir. Tarih boyunca Hanefi fakihler tarafından çeşitli değerlendirmelere tabi tutulan bey‘ bi’l-vefâ akdi son dönem Osmanlı hukukunun en önemli eserlerinden biri sayılan Mecelle-i Ahkâm-ı Adliyye’de de kendine yer bulmuştur. Mecelle’nin üç farklı yerinde zikri geçen bu akit, her birinde diğerinden farklı anlamlara gelecek şekilde ifade edilmiştir. Bu duruma dikkat çeken Mehmed Said Bey eserinde ilk olarak bey‘ bi’l-vefâ akdi için Hanefi mezhebinde oluşan görüşleri kısa bir şekilde aktarmış ve bu görüşler arasında dönemin ihtiyaçlarına en uygun olacak şekilde bir tercihte bulunmuştur. Ayrıca Mecelle’deki maddeleri tercih ettiği görüş çerçevesinde değerlendirerek maddeler arasındaki çelişkiyi ortadan kaldırmaya çalışmıştır. Mehmed Said Bey eserinin son kısmına ise Ahmet Cevdet Paşa’nın konu ile alakalı risalesini de eklemiş ve tercih ettiği kavl-i câmi‘in Cevdet Paşa’nın da tercihi olduğunu belirterek kendisini desteklemiştir.
The treatise of Aḥkām al-bay‘ bi al-wafā is written by Mehmed Said, an Ottoman jurist of the late modern period, with the intent of presenting it to the Fatwa Office (Fetvākhāne). The work deals with the loyalty contracts, i.e. bay‘ bi al-wafā. This type of contract, being tackled from various aspects by Hanafi jurists throughout the history of Islamic law, took an important place with its different meanings in Majalla al-Aḥkām al-‘Adliyya, which is considered one of the important works of the late Ottoman law. The contract was quoted in three different articles of Majalla and had distinct meanings in each of them. Drawing attention to this situation in his work, Mehmed Said Bey, at first, briefly articulates the provisions formed in the Hanafi school for the contract of bay‘ bi al-wafā and then makes a choice between these provisions in a way that best suits the needs of his period. Besides, he tries to eliminate the contradiction between the articles by evaluating them within the framework of the preferred provision. Finally, Mehmed Said Bey adds Ahmet Cevdet Pasha’s epistle to the last part of his work and aims to support his own opinion by stating that the al-qavl al-cāmi‘, which is also preferred by Cevdet Pasha.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Religious Studies |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | September 30, 2021 |
Submission Date | May 15, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 11 Issue: 2 |