Imâd al-Din Zangî ended the Crusader presence in Urfa, conquering the city in 1144 and accomplished that the Muslim commanders could not do for nearly half a century. This event had great repercussions and laid the groundwork for the Second Crusade to come from Europe. Records of the event, which was an enormous victory for the Muslims and a great destruction for the Crusaders, are important for the historiographers of the both views. For this reason, both Islamic and Christian writers have tried to convey the information about the case in line with their own views in the light of data as they had. However, there are also local Christian historiographers who relate this event with their own world view, especially because of the sectarian differences, their view of the world is neither exactly like the Crusaders nor of course, naturally Muslims. Therefore, the information given by these authors about the conquest of Urfa presents a different perspective than the others. In this context, the information in the Local Christian Sources more detailed than the information given by the Islamic historians, with the advantage of being a native of the region and having primary information. The information given by the Islamic sources is quite similar to each other and gives the impression that the information was obtained from one or two sources. Therefore, the data of Local Christian Sources is of great importance. For this purpose, besides the Crusader and Armenian chronicles, the works of historians writing in Syriac come to the fore.
Imad al-Din Zangi Conquest of Urfa Kronikle of 1234 Local Christian Historians Primary Sources.
İmâdüddin Zengî, 1144 yılında Urfa’yı fethederek bu şehirdeki Haçlı varlığına son vermiş ve yaklaşık yarım asırdan beri Müslüman komutanların yapamadığını başarmıştır. Hadise büyük yankı uyandırmış ve Avrupa’dan gelecek olan II. Haçlı Seferi’ne zemin oluşturmuştur. Müslümanlar için büyük bir zafer, Haçlılar için ise büyük bir yıkım olan hadisenin kayıtları her iki görüşün tarih yazıcıları için de önemlidir. Bundan dolayıdır ki hem Müslüman hem de Hristiyan yazarlar, eldeki veriler ışığında vakaya dair bilgileri, kendi dünya görüşleri doğrultusunda aktarmaya gayret göstermişlerdir. Ancak bir de bu olayı kendi dünya görüşleri üzerinden aktaran bölgenin yerel Hristiyan tarih yazıcıları vardır ki, özellikle mezhebi farklılıklar sebebiyle onların dünyaya bakışı ne tam olarak Haçlılar gibi ne de doğal olarak Müslümanlar gibidir. Dolayısıyla bu yazarların Urfa’nın fethi hususunda aktarmış oldukları bilgiler, diğerlerine nazaran daha farklı bir bakış açısı sunmaktadır. Bu bağlamda, Yerel Hristiyan Kaynaklarındaki bilgiler, bölgenin yerlisi olmalarının ve birinci elden bilgilere ulaşma olanaklarının avantajıyla, İslâm tarihçilerinin verdikleri bilgilerden daha detaylıdır. İslâm kaynaklarının vaka üzerine verdiği bilgiler, birbirine oldukça benzemekte ve bilginin bir ya da iki kaynaktan edinilmiş olduğu izlenimini vermektedir. Dolayısıyla bu hadise özelinde Yerel Hristiyan Kaynaklarının verileri büyük önem arz etmektedir. Bu amaçla Haçlı ve Ermeni kroniklerinin yanında, Süryanice yazan tarihçilerin eserleri, ziyadesiyle ön plana çıkmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | June 26, 2022 |
Submission Date | January 13, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Volume: 5 Issue: 1 |
Articles published in Ortaçağ Araştırmaları Dergisi are licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License (CC BY-NC 4.0). Ortaçağ Araştırmaları Dergisi provides immediate open-access to its content, reflecting its conviction in advancing global knowledge exchange. The opinions presented in the articles are the sole responsibility of their respective authors and do not present the view or opinions of Ortaçağ Araştırmaları Dergisi. Terms of Use & Privacy Policy