Türk dili tarihinde XIII. ve XV. yüzyıllar arasını kapsayan Eski Anadolu Türkçesi döneminde, pek çok telif ve tercüme eser kaleme alınmıştır. Telif ve tercüme edilen eserler arasında, halka bazı dini ve ahlaki değerlerle kavramların öğretilmesini amaçlayan ve halkın anlayabileceği bir üslupla yazılan dini-didaktik nitelikte olanların sayısı hayli fazladır. Bu doğrultuda meydana getirilen kimi eserler, İslam’ı mistik ve felsefi bir bakış açısıyla yorumlayan tarikat mensupları tarafından halka kendi paradigmalarını öğretmek ve benimsetmek amacıyla ortaya konmuştur. Orta Asya’dan Anadolu’ya dervişler tarafında taşınan ve geniş bölgelere yayılan tasavvufi cereyanlardan biri de Nakşibendiliktir. Nakşibendiliğin esaslarını ve öğretilerini halka öğretmek ve yaymak düşüncesiyle Anadolu sahasında birçok eser yazılmıştır. Bu bağlamda Anadolu topraklarında yazılan eserlerden biri de Usûl-i Vusûl-i İlâhiyye’dir. Molla Abdullâh-ı İlâhî adlı Nakşibendi tarikatına bağlı bir mutasavvıf tarafından kaleme alınan eserde, Nakşibendilik öğretisi doğrultusunda dini ve tasavvufi kavramlarla ahlaki değerlere yer verilmiştir. Genel anlamda iyi bir Müslüman olmanın esaslarını ortaya koyan eser, özellikle tasavvuf yoluna giren tasavvuf erlerinin sahip olmaları gereken davranış ve tutumları ön plana çıkarmaktadır. Abdullâh-ı İlâhî tarafından aynı adla manzum ve mensur olmak üzere iki farklı biçimde yazılan Usûl-i Vusûl-i İlâhiyye, Eski Anadolu Türkçesinin dil özelliklerini yansıtmaktadır. Bu çalışmada, müellif adı geçmediği için kaynaklarda farklı kişilere atfedilen Usûl-i Vusûl-i İlâhiyye adlı eserin manzum yazılan nüshası tanıtılarak söz konusu eserin içeriği, dili ve müellifiyle ilgili bilgiler verilecektir.
In the history of the Turkish language many copyrighted and translated works were written during the Old Anatolian Turkish period covering centuries between XIII. and XV. among the copyrighted and translated works, the number of religious-didactic ones aiming to teach some religious and moral values and concepts to the public and written in a style that the public can understand is quite high. Some works produced in this direction were put forward by the members of the sect who interpreted Islam from a mystical and philosophical point of view, in order to teach and adopt their paradigms to the public. One of the sufistic movements that were carried by dervishes from Central Asia to Anatolia and spread to large regions is the Naqshbandi. Many works have been written in the Anatolian area with the idea of teaching and spreading the principles and teachings of Naqshbandi to the public. In this context, one of the works written in Anatolian lands is Usûl-i Vusûl-i İlâhiyye. In the work written by a Sufist affiliated to the Naqshbandi order named Molla Abdullâh-ı İlâhî, religious and mystical concepts and moral values are included in line with the Naqshbandi doctrine. The work, which sets out the principles of being a good Muslim in general, highlights the behaviors and attitudes that should be possessed by sufism scholars, especially those who take the path of sufism. Usûl-i Vusûl-i İlâhiyye, written by Abdullâh-ı İlâhî with the same name in verse and prose, reflects the linguistic characteristics of Old Anatolian Turkish. In this study, the poetic version of the work called Usûl-i Vusûl-i İlâhiyye, which is attributed to different people in the sources since the author’s name is not mentioned, will be introduced and information about the content, language and author of the work will be given.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Linguistics |
Journal Section | Turkish language, culture and literature |
Authors | |
Publication Date | December 21, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 21 |