Global balances are changing a little more every day and societies are deeply affected by these changes; therefore, it should not be forgotten that children have various problems these days, when they have to give different directions to their lives. It is not easy to make new beginnings for the broad masses of the people and their children who have abandoned their established order for different reasons. On the one hand, immigrants who encounter different languages, religions, cultures and social structures outside of the space they are used to, and on the other hand, the natives of the target country who have no idea about them, sometimes have to live in common areas, causing great problems.
While migrants face various problems such as exclusion, contempt, humiliation and stigmatization in the new countries they come from, they contribute to the reshaping of societies on the other hand. Although the prejudices of those who have never met strangers in particular sometimes reach the level of hostility, it should not be wrong to say that human societies, whose priority is universal tolerance, also exist.
In this study, the process of emigrant child Salif, in the work of Turkish children’s literature writer Müge Iplikci, in the Kömür Karası Çocuk, having to leave his life in Mali and migrate with his family in hope of a better life; The problems experienced by immigrants in the countries they came from were discussed in the context of social exclusion, and how the cultural capital in which the immigrant grew up shaped his life in the face of the challenges he faced in the new space was examined within the framework of Pierre Bourdieu’s concept of culturel capital and habitus.
Küresel dengelerin her geçen gün biraz daha değiştiği ve toplumların da bu değişimlerden derin bir şekilde etkilendiği; bu yüzden hayatlarına farklı yön vermek zorunda kaldığı şu günlerde çocukların da çeşitli sorunlar yaşadığını unutmamak gerekir. Birbirinden farklı nedenlerden dolayı yerleşik düzenlerini terk eden geniş halk kitleleri ve onların çocukları için yeni başlangıçlar yapmak kolay değildir. Bir taraftan bir anda alışkın oldukları mekânın dışında farklı dil, din, kültür ve sosyal yapılarla karşılaşan göçmenler ile diğer taraftan onlar hakkında hiçbir fikri olmayan hedef ülke yerlilerinin ortak alanlarda yaşamak zorunda kalmaları zaman zaman büyük sorunlara neden olmaktadır.
Göçmenler geldikleri yeni ülkelerde bir yandan dışlanma, hor görülme, aşağılanma, etiketlenme, ötekileştirilme gibi çeşitli sorunlar yaşarken, diğer yandan da toplumların yeniden şekillenmesine katkı sağlamaktadırlar. Özellikle yabancılarla daha önce hiç tanışmamış çevrelerin önyargıları bazen düşmanlık boyutuna ulaşsa da önceliği evrensel hoşgörü olan insan topluluklarının da var olduğunu söylemek yanlış olmasa gerek.
Bu çalışmada Türk çocuk edebiyatı yazarlarından Müge İplikçi’nin Kömür Karası Çocuk adlı eserinde göçmen çocuğu Salif’in daha güzel bir yaşam umuduyla Mali’deki hayatını bırakıp ailesiyle birlikte göç etmek zorunda kalma süreci; göçmenlerin geldikleri ülkelerde yaşadıkları sorunlar, toplumsal dışlanma bağlamında ele alınarak göçmenin içinde yetiştiği kültürel sermayesinin yeni mekânda maruz kaldığı zorluklar karşısında hayatını nasıl şekillendirdiği Pierre Bourdieu’nün kültürel sermaye ve habitus kavramları çerçevesinde incelenmiştir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Modern Turkish Literature in Turkiye Field, Turkish Language and Literature (Other), Literature Sociology |
Journal Section | EDEBİYAT / ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2024 |
Submission Date | September 30, 2024 |
Acceptance Date | November 21, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 9 Issue: 3 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.