Demografik geçiş sürecini yaşayan toplumlarda doğurganlıkta görülen düşüş, toplam nüfus içinde
çocukların orantısal olarak azalmasını sağlar. Diğer yandan, geçiş süreci henüz tamamlanmadığı
için, yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki payında ciddi bir artış da görülmez. Çocuk ve yaşlı nüfusun
azalmasıyla, çalışma çağındaki nüfus artar. Bu durum, iktisadi kalkınma için bir fırsat sunduğundan
bu özel döneme literatürde “Demografik Fırsat Penceresi” denilir. Dönem, bazı çalışmalarda
“Demografik Armağan” yahut “Demografik Bonus” şeklinde de nitelendirilmektedir. “Demografik
Fırsat Penceresi” dönemi, günümüz koşullarında nüfus yaşlanması ile sona erer. Nitekim nüfusun
%15’i, 65 ve üzeri yaşta ise toplum yaşlanmış olur. Fırsat penceresi dönemi geçicidir. Dolayısıyla
bu dönemde daha fazla istihdam yaratılması ve kaynakların daha rasyonel kullanılması önem taşır.
Nitekim Japonya’nın 1960’lardan, diğer Doğu Asya ülkelerinin 1970’lerden sonra yaşadıkları ekonomik
büyüme, demografik fırsat penceresiyle ilişkilendirilir. Bu fırsat değerlendirilemediği takdirde
süreç ‘demografik kriz penceresi’ne dönüşebilir. Demografik kriz penceresi; çalışma çağını kapsayan
15-64 yaş grubunun en yüksek orana ulaşması ile ortaya çıkan özel dönemde, bu grubun verimli
kullanılamaması sebebiyle oluşan ulusal yoksullaşma, toplumsal kargaşa ve çatışma sürecidir. Ortaya
çıkmasının altında yatan husus, işgücü arzındaki yüksek artışa işgücü talebinin karşılık verememesidir.
Çünkü düşük istihdamın ve bunun olumsuz etkilerinin, hem ekonomik hem de sosyal
alanda kendini göstereceği açıktır. Bu kavram, demografik fırsat penceresinin karşıtıdır. Brezilya,
Venezuela, Tunus gibi ülkelerde açılan pencere; demografik fırsat penceresi değil, demografik kriz
penceresidir. Bu ülkelerin bazılarında ciddi kargaşalar ve çatışmalar yaşanmış; bazılarında ise siyasal
iktidarlar devrilmiştir. Çalışmanın amacı, demografik kriz penceresinin oluşum süreçlerini tarihsel
ve karşılaştırmalı örneklerle ortaya koyup literatüre sokmaktır. Bu çalışmada, Türkiye İstatistik
Kurumu (TÜİK), Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Hazine
ve Maliye Bakanlığı’ndan oluşan ulusal ve Birleşmiş Milletler (BM), Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ),
Dünya Bankası, Organisation for Economic Co-operation and Development (OECD), International
Labour Organization’dan (ILO) oluşan uluslararası kurumlardan derlenen kantitatif veriler analiz
edilerek Tunus ve Brezilya gibi ülkelerde sürecin demografik kriz penceresi şeklinde yaşandığı belirlenmiştir.
Sürecin, Türkiye için de demografik kriz penceresine evrilmekte olduğu birtakım tablo
ve grafiklerle ortaya konulmuştur.
Demografik Fırsat Penceresi Demografik Kriz Penceresi Nüfusun Yaş Yapısı Coğrafi Analiz Türkiye
Bu çalışmanın ortaya çıkması sırasında değerli fikirleriyle katkı sunan Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bülent KÜÇÜK ile İstanbul Üniversitesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi, Kıymetli Hocam Prof. Dr. Sedat AVCI'ya şükranlarımı sunarım.
The decline in fertility in societies that experience demographic transition process, causes a
proportional decrease in children in the total population. On the other side, since the transition
process has not yet been completed, there is no significant increase in the share of the elderly
population in the total. The working age population is increasing with the proportional decrease
of the child and elderly population. This situation provides an opportunity for economic
development and this special period is called “demographic window of opportunity” in the
literature. This period can also be characterized as a “demographic gift” or “demographic bonus”
in some studies. In today’s conditions it is stated that the “demographic window of opportunity”
period ends with population aging. As a matter of fact, if 15% of the population is 65 and
over, the society is considered to have aged. The window of opportunity period is temporary.
Therefore, it is important to create more employment and use resources more rationally during
this period. As a matter of fact, the economic growth experienced by Japan after the 1960s
and other East Asian countries after the 1970s is associated with the demographic window of
opportunity. If this opportunity cannot be evaluated, the process can turn into a ‘demographic
window of crisis’. The demographic window of crisis is a process of national impoverishment,
social turmoil and conflict caused by the inability of this group to be used efficiently in the
Special Period that occurs when the 15-64 age group covering the working age reaches the
highest rate. The main reason for this is that despite the high increase in the supply of labor,
the demand for labor remains insufficient. Because it is thought that low employment and its
negative effects will manifest themselves in both economic and social areas. This concept is the
opposite of the demographic window of opportunity. A window that opens in countries such
as Brazil, Venezuela, Tunisia is a demographic window of crisis, not a demographic window of
opportunity. Because in some of these c ountries, there have been serious turmoil and conflicts;
in other some, political powers have been overthrown. Finally, it is possible to say that the
aim of the study is to show the formation processes of the demographic crisis window with
historical and comparative examples and to introduce this concept into the literature. In this
study, quantitative data compiled from national and international institutions were analyzed
and it was determined that the process was experienced as a demographic window of crisis in
countries such as Tunisia and Brazil. Moreover, it has been shown with a some tables and graphs
that the same process is rapidly evolving into a demographic window of crisis for Turkey too.
Demographic Window of Opportunity Demographic Window of Crisis Age Structure of Population Geographic Analysis Turkey.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Human Geography |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | December 31, 2022 |
Acceptance Date | September 26, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 |
Yayıncı: Türk Coğrafya Kurumu