İfade özgürlüğünün sağlanmasına yönelik konsensüs, insanlık tarihindeki en önemli kazanımlarından birisidir. Ancak, ifade özgürlüğünün kullanılmasıyla başka özgürlüklerin ihlal edilmesi mümkündür. Bu nedenle haklar arasındaki dengenin sağlanması için ifade öz-gürlüğünün kullanımına Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile çeşitli sınırlamalar getirilmiştir.
Bu sınırlamalardan birisi “yargı erkinin yetki ve tarafsızlığının güvence altına alınması” veya “yargılama görevinin gereğine uygun olarak yerine getirilmesi”dir. Bir diğeri sınırlama hali de başkalarının şöhret veya haklarının korunmasıdır.
Yaptıkları yargısal görevler nedeniyle hâkim ve Cumhuriyet savcılarının sıkça eleştirilere maruz kaldıkları, özellikle sosyal medya üzerinden örgütlü hale gelen bu eleştirilerin kimi zaman maksadını aşarak hakarete ulaştığı gözlemlenmektedir. Bu bağlamda çoğulculuğun gereği olan ifade özgürlüğünün temini ile kişilerin şöhret veya haklarının korunması ve yargı organlarının görevlerini gereğine uygun olarak yerine getirmesinin sağlanması çatışmasının ne şekilde giderileceği tartışılmakta ve yargı kararlarına konu olmaktadır.
Bu çalışmada, belirtilen sınırlama sebepleri yargı organları ve yargı çalışanlarına yönelik söylemler bağlamında konu ile ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararları ışığında tartışılmıştır.
İfade özgürlüğü ifade özgürlüğünün sınırlan-dırılması hâkim ve savcılara yönelik ifade özgürlüğü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Anayasa Mahkemesi.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Hukuk |
Bölüm | ARAŞTIRMA-İNCELEME |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 17 Kasım 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 67 |