Çalışmada 1860 yılında Meclis-i Vâlâ’nın hükmetmiş olduğu kararın infazı için Akdeniz Cezayir’i mutasarrıfına yazılmış olan belge tahlil edilmiştir. Belgenin hukuki niteliği ceza mahkemesi hükmü özetidir. Karar, infaz aşamasına gelmiş niteliktedir. Dönemin uygulayıcıları, bir ceza davasını yürütürken kanunilik ilkesine bağlı kalma yönünde büyük çaba sarf etmişlerdir. Bu çaba, ülkede yavaş yavaş hukuk devleti ilkesinin alt yapısının oluşumuna katkı sağlamaktadır. Karar, ikili hukuk sistemimden kaynaklanabilecek karışıklığı engellemek gayesiyle oluşturulan 1858 tarihli ceza kanununun 171’inci maddesinin hukukçular tarafından hassasiyetle uygulandığını göstermektedir. Buna bağlı olarak da uygulayıcıların ikili hukuk sisteminin uyum içerisinde yürütme gayretinde olduklarını görmekteyiz. Kararın tahlili ile Meclis-i Vâlâ-yı Ahkâm-ı Adliye’nin 1854 yılında ikiye ayrılması ile oluşan Meclis-i Vâlâ ve Meclis-i Tanzimat adlı yeni organların yetkileri, çalışma usulleri, üyeleri gibi konularda derinlemesine çalışma yapılması gerektiği ortaya çıkmıştır. Belgenin ulaştırdığı sonuçlardan birisi de Meclis-i Vâlâ’nın taşrada işlenmiş bir suçtan dolayı bidayet mahkemesi şeklinde karar verdiğini göstermesidir. Keza, karar ile Meclis-i Vâlâ’nın, meclis-i tahkikat’ın yerini aldığını görmekteyiz. Karar resmi belgelerde Müslümanlar ile gayrimüslimler arasında hitapta eşitlik sağlandığını da göstermektedir.
Anahtar Kelimeler: Meclis-i Vâlâ, Fetvahane, İkili Hukuk Sistemi, Tanzimat, Zimmi, Adam Öldürme Suçu, Mutasarrıf, Cezâyir-i Bahr-ı Sefîd, Liva
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2015 |
Gönderilme Tarihi | 3 Mart 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 5 Sayı: 1 |
ADAM AKADEMİ'de yayınlanan tüm makaleler Creative Commons Alıntı 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. Bu lisans; yayınlanan tüm makaleleri, veri setlerini, grafik ve ekleri kaynak göstermek şartıyla veri madenciliği uygulamalarında, arama motorlarında, web sitelerinde, bloglarda ve diğer tüm platformlarda çoğaltma, paylaşma ve yayma hakkı tanır. Açık erişim disiplinler arası iletişimi kolaylaştıran, farklı disiplinlerin birbirleriyle çalışabilmesini teşvik eden bir yaklaşımdır.
ADAM AKADEMİ bu doğrultuda makalelerine daha çok erişim ve daha şeffaf bir değerlendirme süreci sunarak kendi alanına katma değer sağlamaktadır.